Aşk beyinde büyüyor

07.11.2021
285
Aşk beyinde büyüyor

Mevsimlerin üzerimizde yarattığı çok değişik tesirler bilimsel olarak açıklanabiliyor. Aşk da bunlardan birisi…

Florence Nightingale Hastanesi’nden Sağlık Yaşam Merkezi Direktörü Dr. Özgür Şamilgil’e göre tüp bebek sınamalarında bahar aylarındaki pozitif hormonal başkalaşım dahi, hamilelik uğrunu yüzde 45 çoğalıyor.

Eş tercihinin şuur dışı etmenleri ve aşkın hormonlar, beden üzerindeki tesiri

Vücutsal simetri

Hücrelerimiz simetrik olacak biçimde ikiye parçalanarak artsa da genetik kusurlar ve etraf etmenleri sebebiyle bedenimizin iki yanı bütün simetrik olarak doğmuyoruz. Bu surattan eş tercihimde şuursuzca simetriyi hedef alıyoruz. Bunun daha doğurgan, dayanıklı ve sağlıklı jenerasyonlar için şuursuzca seçim ediyoruz.

Surat

Erkeklik hormonu seviyesine bağlı olarak surat hatları daha apaçık sert kenarlı, anlı ve çenesi geniş olanları, bayanlarda östrojene bağlı kısmen daha ufak ve yuvarlak çenesi, alnı dar dolayısıyla gözleri daha bariz olanları çekici buluyoruz.

Vücutsal oranlar

Erkekler bayanlarda beli ince ve dolayısıyla doğurganlığı vurgulayan belin kalça etrafına oranı 0.7 ortamı olanları seçim ediyor. Bayanlar ise erkelerde 0.8 ila 1.0 oranını ve geniş omuzları seçim ediyor. Hormon seviyeleri ve beslenme ile ilişkili bu oranlardaki fertlerin kalp-damar, şeker, kanser gibi hastalıklara daha az tutuldukları öğreniliyor. Yağ ambarlarının açlık sırasında kullanılacak yakıt olması manayı sebebiyle balık eti görünümü seçim ediliyor.

Yanlış eş seçmemek için kokuya dikkat

Görünüş kadar deri kokusu da çok ehemmiyetli olabiliyor. Kendimize en uygun eş adayının deri kokusu bize daha çekici geliyor. Bayanlarda adet yarıyılımda, erkeklerde atletik faaliyet sırasında bu koku çoğalıyor havaya dağılıyor. Simetrik erkeklerde daha yoğun olduğu söyleniyor. Araştırmalara göre feromen denilen sezmeden idrak ettiğimiz bu kokular, bağışıklık sistemi ve genetik yapısı bizden değişik bireyleri seçim etmemize yol açıyor. Tabiatta melezlerin daha dayanıklı, üretken ve hoş olması buna bağlanıyor. Enteresan bir araştırma bunu delil ediyor: Sabun ve parfüm kullanmadan 2 gün giyilmiş erkek tişörtlerini koklayan kadınların, kendinden çok değişik genetik yapıdaki erkeklerin tişörtlerini çekici buldukları, doğum hakimiyet hapı kullananların ise bu farkı ayırdedemedikleri bildiriliyor.

Bilimsel araştırmalara göre Aşk’ın, farklı hormonların ön tasarıda olduğu üç ayrı kademesi olduğu düşünülüyor. Beyinde oluşan bu hormonal farklılıklar Us Hastalığı’dan pek de değişik değil. Aşık olmak asılda karşı türden birinin genlerine dinlenen şuursuzca bir sevgi olabilir gerçeğinde.

Aşkın kademeleri var

Aşık olunca, vücudumuzdaki değişen kimya sebebiyle yanaklarımızı ateş basıyor, ellerimiz soğuk oluyor kalbimiz telaşlı atıyor, iştahımız eksiliyor, midemize kramplar giriyor, kendimizi dağları delen Ferhat gibi güçlü ve dayanıklı sezmeye başlıyoruz. Hatta ilk bir sene, beyin geliştirici etmen denilen bir protein de üretiliyor.

İlk kademe: Şehvet

Cinsiyet hormonları olan östrojen ve özellikle testosteron her iki türde de bulunuyor ve cinsel güdüyü başlatıyor. Bu kademede her iki türün de fazla tutkuyla sanki gözü dönüyor.

İkinci kademe: Cazibe

Beyinden salgılanan dopamin, seratonin, oksitosin böbreküstü bezlerinden salgılanan adrenalin kontrolündeki bu yarıyılda iştahsızlık, uykusuzluk, devamlı eşini düşünme gidişatı oluyor.

Dopamine: Aynı zamanda kokain ve nikotin tarafından aktive oluyor, neşe, coşku enerji veriyor. Beğenilen bir müziği dinlemek de aynı hormonu çoğaldırıyor. Fazla faallenmesi aksine beynin duyarsızlaşmasına neden oluyor.

Adrenalin: Stres, coşku hormonu, iştahsızlık, terleme, kalp çarpıntısı, ateş basması, midede asit çoğalışına neden oluyor.

Serotonin: Çıldırmış gibi anlamsız tutumlara yol açıyor. Saplantı Hastalığı’nda da bu hormonda balanssızlık olduğu öğreniliyor. Bu hormonu etkileyen tipte antidepresan kullananların aşık olamama meseleyi olabileceği söyleniyor.

Üçüncü kademe: Bağlılık

Cazibe ebediye kadar sürmüyor. Doğan veya doğacak bebeğin uzun vakit bakım gerektireceği hakikati, eşlerin birbirine bağlılık dinlemesini sağlayacak oksitosin ve vazopresin hormonlarının çoğalmasıyla hakikatleşiyor.

Oksitosin: Cinsel ilişki sırasında, hamilelikte, emzirme yarıyılında, kucaklama sırasında salgılanan sevgi/nefret/kıskançlık hormonu olarak öğreniliyor. Annenin bebeğine delice bağlılığından da mesul olduğu öğreniliyor. Egzersiz sırasında dahi salgılandığından, karşı türde bağlılık hissi oluşturabiliyor. Şizofreni rehabilitasyonunda dahi oksitosin hormonunun yararlı olabileceği söyleniyor.

Vazopresin: Deney hayvanlarında bu hormon bloke edilirse eşler birbirini birden terkediyor.

Reel aşk

İlk kademede dış görünüş ve bilinçaltı, idrak edilen koku ile büyüyen cinsel güdü ön tasarıdayken, tavırları geçimli, genetik yapıları birbirine uygun çiftlerin kalıcı ilişkilerindeki romantik aşkın, MR analizde beyinde çok daha yoğun aktiveye yol açtığı gösteriliyor.

YAZAR BİLGİSİ

maltepe escort ataşehir escort idealtepe escort anadolu yakası escort kadıköy escort bostancı escort pendik escort ataşehir escort şişli escort göztepe escort pendik escort kartal escort bostancı escort erenköy escort maltepe escort pendik escort bostancı escort ümraniye escort şerifali escort kartal escort maltepe escort tuzla escort pendik escort anadolu yakası escort acıbadem escort ümraniye escort escort bayan maltepe escort ümraniye escort ataşehir escort kadıköy eskort pendik eskort ataşehir escort ümraniye escort kadıköy escort escort bayan maltepe escort sex hikaye yeni seks hikaye gerçek sex hikaye sex hikaye seks hikayeleri sex hikayesi gerçek sex hikayeleri