Aşkta bu kusurlara yer yok

Erkeğinizi konuşmaya zorlamayın

Kesinlikle siz de böyle bir sahne yaşamışsınızdır. Sevgiliniz azıcık sessiz ve bunu bir mesele olarak idrak ediyorsunuz. Ne yaparsınız? Onu azıcık rahat vazgeçmek yerine, aralıksız üzerine gidip her şeyin yolunda olup olmadığını sorarsınız. Sevgiliniz iyi olduğunu söylemesine karşın suallerinizin sonu bir cinsli gelmez. Böyle davranarak reelinde iyilik yapmıyorsunuz. Kabul edin erkekler bayanlar kadar çok konuşmayı beğenmez. Sizin için süre geçirmek dostlarınızla oturup sohbet etmek anlamına gelebilir belki; ama erkekler tek başlarına da çok mutlu olabiliyorlar.

Erkeğiniz sessiz mi? Sessizliğinin sebebini bir düşünün. Şayet daha yeni kavga etmişseniz ve erkeğiniz sizinle konuşmuyorsa, o başka. Üstünüze alınabilirsiniz. Kalbini kırmış olabilirsiniz ve dargınlığını konuşmayarak ifade ediyor olabilir. Şayet ortada bir müzakere yokken sessiz davranıyorsa, belki de onun da azıcık yalnız kalmaya lüzumu vardır. Onu sual bombardımanına yakalamak yerine sessizliğine saygı gösterirseniz size daha minnettar olacaktır.

Parasız dışarı çıkmayın

Erkekler genellikle cömert davranmayı beğenirler belki elinizi cebinize sokmanıza dahi izin vermezler. Ama vazgeçin içlerinden gelerek bunu yapsınlar. Şayet her zaman hesap ödeme görevini ona vazgeçiyorsanız, kendilerini kullanılmış gibi sezerler. İlişkide denklik olmalı. Şayet aralıksız sevgilinizin her şeyi ödemesini bekliyorsanız, kısa müddette gerçek duygularınızdan şüphelenip, ondan yararlandığınızı düşünecektir.

Gidişatı kurtarmak için ağlayıp sızlanmayın

Hiç fark ettiniz mi? Bir müzakere sonrasında erkekler yanılgılı olsalar da, ya hiçbir şey söylemiyorlar ya da çok natürel bir biçimde özür diliyorlar. Bayanlara gelince ise gidişat değişiyor. Sizden taş gibi duygusuz olmanız beklenmiyor, yeter ki münazaralar sırasında duygularınıza egemen olup bir erişkin gibi konuşun. Erkekler gözyaşlarından etkilenir ve hiçbir erkek bir bayanı ağlatmak istemez. Ne var ki, her şeye ağlarsanız sizinle doğru dürüst konuşamayacak ve söylemek istediklerini söyleyemeyecek. Daha da aşırısı, size bir yargılama getirildiğinde ağlamaya başlarsanız, sevgiliniz kabahatinizi örtmek istediğinizi düşünebilir.

Dostlarınızla sevgilinizin arttan konuşmayın

İlişkinizin gizemlerini anlatmak kadar makûs bir şey yoktur. Bir düşünün: En şık giysilerinizi giyip dostlarınızla beraber bir davete gidiyorsunuz. Ne var ki aranızdaki bir hadisenin tüm ayrıntılarını anlatmışsınız onlara ve şimdi sevgilinize anlamlı bakışlar atmaktan kendilerini alamıyorlar. Bu yeniden bir derece yönet edebilir; ama sevgilinizin kusurlarını anlatmak çok büyük bir gaf olur. Uzmanlara göre dostlarınıza anlattığınız şeyler mevzusunda çok dikkatli olmanız gerekiyor.

Siz unutabilirsiniz veya bağışlayabilirsiniz ama dostlarınız size yapılan haksızlıkları kolay unutmazlar. Anlattıklarınız negatif olmasa da, sevgilinizle alakalı olan tam gizemlerinizi ortaya dökmekten sakınmalısınız. Bazı hadiseler yanlız sizin aranızda kalmalı.

‘Bir dahaki sefere’ lafını aralıksız kullanmayın

Bu üç sözcüğün neden bu kadar can sıkıcı olduğunu öğreniyor musunuz? Anımsayın: Ufakken anneniz de sizi böyle azarlardı.

Fazla üstüne düşmeyin

Bazı bayanlar var ki sevgililerini günde en az 10 kere ararlar. Tabi erkeğinizi düşünmek hoş bir şey ama onunda bir iş ve mesullük sahibi olduğunu unutmayın. Herkes çalışırken onun oturup sizinle sohbet etmesi profesyonel bir tutum sayılmaz. Saat başı sevgilinizi arayıp onu hakimiyet faktörüz onu oldukça sıkabilir. Şayet aramadan duramıyorsanız en azından süreyi olup olmadığını mesele. Yeniden de aramalarınızı en aza indirmenizde fayda var. Aralıksız sesinizi dinlemekten bunalabilir, ama şayet onu ender arıyorsanız sesinizi dinlemek için can atacaktır.

Kalabalık yerlerde sevgilinize fazla asılmayın

Erkek dostunuza sevginizi göstermek hoş bir şey, ama unutulmaması gereken bir nokta var: Yatak odanızda yapacağınız hareketleri herkesin gözünün önünde yapmamalısınız. Erkekler, duygularını bayanlar kadar kolay gösteremezler, yabancıların önünde ise hiç gösteremezler. Her erkeğin kendine özgü bir tavrı vardır.Fazla ileri gidip gitmediğinizi kavramak için evvel bir deneyin. Elini tutun veya omuzuna elinizi koyun ve nasıl bir tepki vereceğini görün. Şayet fazla yakınlıktan rahatsızlık dinlemiyorsa, soruın yok. Ama hareketlerinize karşı utangaç davranıyorsa, onu fazla zorlamayın.

Dostlarına tam gizemlerini vermeyin

Onun sevgilisi olduğunuz için yaşamının bir hayli detayını öğreniyorsunuz. Bu bir imtiyazdır ve aynı zamanda mesullük ister. Size 5 yaşına kadar yatağını nemlendirdiğini anlatmış olabilir; ama bunu herkese anlatırsanız rahatsız olabilir. Söylenecek ve söylenmeyecek şeyler var. Kaldı ki size anlattığı tam gizemleri başkaları ile paylaşırsanız sizin ne imtiyazınız kalır? Oturun ve düşünün: Siz onun yerinde olsaydınız sizin her şeyinizi anlatmasını ister miydiniz?

Selülit kreminizden tutun, göğüslerinizi büyük gösteren sutyenlerinize kadar her şeyinizi ortaya dökmesini ister miydiniz? Tabi ki hayır. Aynı biçimde onun da başkalarının öğrenmesini istemediği şeyler vardır. Netlikle anlatmamanız gereken bir şey daha var:

Geleceği tasarlamak

Erkekler içlerinden geldiği gibi davranmayı beğenirler, sürprizlerle dolu bir yaşam isterler. Siz cumartesi akşamlarının programını 3 hafta evvelden yaparsanız, çok hoşlandıkları sürprizleri yaşayamazlar.

Fazla üstlerine düşerseniz, hareketlerinin kısıtlandığını düşünürler. Uzun zamandır biriyle beraber olan bir erkek dahi özgürlüğünden kolay kolay bırakmaz. Şayet siz de tasarılama huyunu bırakamıyorsanız, en azından havayı yumuşatın. Ona teklif yapın emir vermeyin. Böylece kendine de laf hakkı verdiğinizi düşünür ve rahatsız olmaz.

Biz sözcüğünü çok erken kullanmayın

Her ilişki sen ve ben olarak başlar ve bunların “biz“e dönüşüp dönüşmeyeceği kesin değildir. Bunun olmasını beklemekte ivedi etmeyin. Erkekler ivedici bayanlardan hiç sevmezler. Erkeklere her şeyden bahsedin yalnızca konutluluktan bahsetmeyin. Konutluluk sözcüğünü dinler dinlemez bekarlık zamanlarının özlemini dinlemeye başlar. Gelecekle alakalı muhtelif fantezileriniz varsa onlardan fazla laf etmeyin, yoksa onu nikah masasına oturtmayı tasarladığınızı düşünüp sizden uzaklaşabilir.