Astım nöbetlerini tetikleyen faktörler

Dünyada 300 milyon astım hastasının bulunduğu ve senelere göre, hastalığın çoğalış gösterdiği belirtiliyor. Mevsim değişikliklerinin, virüs enfeksiyonlarının, üst solunum yolu hastalıklarının, alerjenlerin ve stresin, astım nöbetlerini tetiklediğine dikkat çekiliyor.
Cinsk Toraks Derneği ve Dünya Sağlık Örgütü tarafından kurulan GARD Global Alliance Against Respiratory Diseases, Cinskiye Milli Alerji ve Klinik İmmünoloji Derneği ve Sağlık Bakanlığı işbirliğiyle, her sene Mayıs ayının şehirk Salı gşanı, ülkemizde ve dünyada “Dünya Astım Gşanı” olarak kutlanıyor.
En sık görülen kronik hastalıkların başında “Astım”ın geldiğini belirten ve dünya astım gşanı sebebiyle açıklamalarda bulunan Alerji ve İmmünoloji Uzmanı Doç. Dr. Akgül Akpınarlı Antony, bahar alerjilerinin ve mevsim değişikliklerinden kaynaklanan hastalıkların, astımı etkilediğine dikkat çekti. Virüs enfeksiyonlarının soğuk algınlığı, grip, üst solunum yolu hastalıklarının anjin, bademcik, kafa sinüslerinde, burun ve burun arkası cerahatlerinin, alerjenlerin konut tozlarının, küflerin, evcil hayvanların, hamam böceklerinin ve çiçek tozlarının, mevsim değişiklerinin, ağlamanın, stresin astım nöbetlerini tetiklediğini söyledi.
Dünyada 300 milyon astımlı hasta var
Çocuklarda en sık görülen kronik hastalıkların başında “Astım” hastalığının geldiğini söyleyen Doç. Dr. Akgül Akpınarlı Antony, “Dünyada yaklaşık 300 milyon kadar astım hastası bulunuyor, ülkemizde ise yaklaşık her 12-13 yetişkinden biri, çocuklarda ise her 7-8 çocuktan biri astım hastasıdır. Hastalığın, seneler içinde çoğalış gösterildiği görülüyor. Astım, akciğer içi hava yollarında daralmaya neden olan ve tutuşmalar ile izleyen kronik bir akciğer hastalığıdır. Hava yollarındaki bu daralmanın sebebi mikrobik olmayan bir cins cerahat sebebiyle hava yolu düz kaslarının kasılması ve yeniden aynı zamanda hava yolu duvarının şişmesidir. Hastalık tekrarlayan soluk darlığı, soluk alıp verirken ortaya çıkan hırıltı/hışıltı/ıslık sesi, göğüste baskı hissi ve öksürük gibi bulgularla kendini gösterir.
Bulgulardan bazen hepsi bazen yalnızca bir tanesi görülebilir. Genellikle çocuklarda tekrar eden öksürük, hırıltı soluk darlığı, geceleri ve sabah kalktığında öksürme, koşma ve ağlama sonrası öksürük, nezle ve gribin uzun sürmesi, göğüse inmesi, burun akıntısı, burun tıkanıklığı gibi meseleler, çok sık hasta olma ve çok sık antibiyotik kullanımı gibi bulgular astımı düşündürür. Genellikle çocuklarda yiyecek alerjilerini astım takip eder. Dolayısıyla yiyecek alerjili çocukların yakın takibi ehemmiyetlidir” açıklamasında bulundu.
Astımı tetikleyen faktörler
Astım için en ehemmiyetli iki risk faktöründen birinin genetik yatkınlık, bir öbürünün ise etrafsal etkiler olduğunu söyleyen Doç. Dr. Akgül Akpınarlı Antony, anne, baba veya yakınlarının alerjik hastalıklara veya astım hastalığına sahip olmasının, çocuklarda en ehemmiyetli risk faktörü olduğunu, alerjenlerin, tekrarlayan akciğer enfeksiyonlarının, sigara dumanının, iç ve dış civar hava kirliliğinin, beslenme stilinin etrafsal risk faktörlerini oluşturduğunu belirtti. Doç. Dr. Antony; virüs enfeksiyonlarının soğuk algınlığı, grip, üst solunum yolu hastalıklarının anjin, bademcik, kafa sinüslerinde, burun ve burun arkası cerahatlerinin, alerjenlerin konut tozlarının, küflerin, evcil hayvanların, hamam böceklerinin ve çiçek tozlarının, mevsim değişiklerinin, ağlamanın, stresin astım nöbetlerini tetiklediğini kaydetti.
Astım rehabilitasyon edilebilir bir hastalıktır
Astımın rehabilitasyon edilebilen bir hastalık olduğunu belirten Doç. Dr. Akgül Akpınarlı Antony, “En iyi rehabilitasyon astım yapan faktörlerin iyi tanımlanması ve bunlardan korunma yollarının iyi öğrenilmesidir. Korunma yapılmasına karşın şikâyetler oluyorsa bazı ilaç rehabilitasyonlarına lüzum vardır. Dünyada olduğu gibi, ülkemizde de bu hastalığın rehabilitasyonu ile şehirgili gerekli her türlü ilaç ve malzeme bulunmaktadır. Uygun ilaç̧ rehabilitasyonu ile astımlılar iş ve okul dâhil gşanlık hayatlarına, hastalık sebebi ile herhangi bir kısıtlanma olmadan devam edebilirler. Alerjik astımda en kakdikeni rehabilitasyonlardan biride alerjik olunan maddeye karsı yapılan aşı rehabilitasyonlarıdır. Alerjik astımın tedavisindeki en etkili yol aşılama usulüdür ve bu usulle hastalıktan kurtulmak mümkündür. Alerji aşıları, astımın gidişatını değiştirebilme potansiyeline sahip tek rehabilitasyondur. Mümkün olduğunca erken başlanmalıdır. Çünkü alerji aşıları dışındaki rehabilitasyonların hiçbiri hastalığın bedenden atılmasını sağlamaz, yalnızca mevcut yangının seviyesini eksiltir” şeklinde konuştu.