Bebeklerde yumurta tüketimiyle alakalı bilinmesi gerekenler

Yumurtaya karşı alerjik tepkin geliştiren çok sayıda bebeğin, yumurtada bulunan vitaminleri nasıl alacağı suali, pek çok annenin zekasında cevap bulabilmiş değil. Ayrıca ailesinde kalp ve damar hastalığı olan bebeklerin yumurtayı nasıl harcaması gerektiği, fazla kilolu çocuklarda yumurta tüketiminin nasıl olması gerektiği gibi suallerin cevapları, henüz annelerin zekasında yeterince yer bulabilmiş değil. İstinye Üniversitesi Hastanesi’nden Diyetisyen Serra Arslan, bebeklerde yumurta tüketimiyle alakalı merak edilen suallere cevap verdi.

Yumurtanın sarısı mı beyazı mı

Bebeklik yarıyılında yeterli ve balanslı beslenme sağlık, büyüme ve büyüme için temeldir. Doğumla başlayan ve 2 yaşına kadar devam eden yaşam yarıyılı, büyümenin çok süratli oluşuna bağlı olarak makro ve mikro besin gereksiniminin yüksek olduğu, beyin gelişiminin yüzde 90’ının bitirildiği, bağırsak mikrobiyotasının yetişkin halini aldığı ve yeme tavrının büyüdüğü çok kritik bir yarıyıldır. İlk 6 ay sonrası tek başına anne sütünün bebeğin besin gereksinimini karşılayamamasından dolayı 6. ayda bebeğin minik mide kapasitesine uygun yüksek enerjili, yeterli protein içeriğine sahip yiyeceklerle tamamlayıcı beslenmeye başlanmalıdır. Tamamlayıcı beslenmede verilecek besinlerin kolay ulaşılabilir ve ucuz olması başarılı bir beslenme için temeldir. Yumurta da, bu yarıyılda demir, çinko, kalsiyum, B vitaminleri gibi beceriksizliği yaşanan mikrobesinlerin karşılanmasında en temel besinlerden bkocamandır. Yumurta, yağ oranı düşük, vitamin ve mineral açısından zengin, kolay pişen, kolay püre haline getirilebilen, oranla ucuz ve kıymetli bir tamamlayıcı besindir. Bebeklerde 6-8 aylık yarıyıllarda 1 adet haşlanmış yumurtanın sarısı, 8. aydan itibaren de günde 1 bütün yumurta verilmeye başlanabilir.

Bıldırcın yumurtası haftada bir defa harcanmalı

Tavuk yumurtası ile aynı biçimde pişirilip tüketilebilen bıldırcın yumurtası da bebeklerde tüketilebilecek yumurta çeşitlerindendir. Bilinenin aksine bıldırcın yumurtasının protein içeriği değişik değildir. Tavuk yumurtasında olduğu gibi bıldırcın yumurtasının da 100 gramında 13 gr protein bulunmaktadır. Fakat bıldırcın yumurtasının demir, çinko, potasyum ve sodyum içeriği tavuk yumurtasına oranla daha yüksektir. Bıldırcın yumurtası östrojen kapsaması sebebiyle yüksek ölçülerde harcanması halinde erken ergenliğe sebep olabilir. Bu sebeple bebeklere her gün değil haftada 1 defa, katı olarak pişirilmiş biçimde verilmelidir.

Bebeğin kilosu yumurta tüketimi için mani değil

Ailesinde kalp hastalığı olsun olmasın, her bebeğin şayet yumurta alerjisi yoksa her gün tüketebileceği en nitelikli protein kaynağı yumurtadır. Kilo kasveti yaşayan, hatta ayına göre yüksek kiloda olan bebeklerde bile yumurtanın tokluk vaktini uzatacağı göz arkasını edilmeden yumurta tüketilebilir. Yalnızca kabızlık kasveti yaşayan bebeklerde yumurtanın zeytinyağı ile beraber omlet biçiminde gün fazla verilmesi bağırsak motilitesini artıracaktır.

Süt ve yumurta birlikte tüketilebilir

Kalsiyumun demir emilimini eksiltmesinin bilinmesiyle beraber süt ve yumurtanın harcanamayacağı gibi yanlış bir düşünce ne yazık ki cemiyetimizde egemen. Demir kapsayan bir yiyeceğin demir kaynağı sayılabilmesi için bedendeki demir emiliminin yüksek olması gerekmekte, yumurtadaki demirin ise kırmızı et ve tavuktaki demir emilimi kadar yüksek olmaması sebebiyle süt ve yumurtanın beraber harcanmasında mahzur yoktur.

Yumurta alerjisi genelde 2-3 yaşta geçiyor

Besin alerjisi, rastgele bir besinin harcanmasına, kokusunun dinlenmesine, besinden üretilen rastgele bir mahsule veya bir besin katkı maddesine karşı bağışıklık sisteminin bayağı olmayan bir cevap vermesidir. Besin alerjilerinin tanısı konurken biyokimyasal usullerin büyümesiyle hastanın beslenme programında yapılan farklılıklar tanıdan çok rehabilitasyonun bir parçası olmuştur. Rastgele bir besine alerji büyüdükten sonra uygulanacak başarılı bir beslenme rehabilitasyonu, hastanın yaşam niteliğini ehemmiyetli seviyede artırır ve zaman zaman anafilaksi yaşam kurtarıcı olur. Anne sütü alan bebeklerde evvel annenin beslenmesi tertip edilir, ek yiyeceklere geçişte de alerjen besinler bebeğin beslenmesinden çıkarılır. Süt, yumurta alerjisi genellikle 2-3 yaş ortamında geçer. Perhize programı başlayınca en az 6 ay perhiz yapılmalı, daha sonra çocuk alerji uzmanı tarafından tekerrür değerlendirilmelidir.

Bebeğinizi alerjiden gözetmek için bu besinlere dikkat

Yumurta alerjisi olan bebeklerin annelerinin beslenmesinden çıkarması gereken besinler; hazırlanırken içine yumurta ilave edilmiş veya kızarma sağlamak içine üzerine yumurta sürülmüş ekmekler, Ramazan pidesi, kebapçı pideleri, pankek, waffle, donat, mufin, tüm pastane mahsulleri, kekler, kremalı pastalar, pudingler, profiterol, yaş pastalar, bazı sütlü tatlılar, krem karamel, dondurma, beze, şerbetli tatlılar, fındıklı kurabiye ve öteki bisküvi, tatlı çeşitleri, sufle, erişte, noodle, bazı hazır makarna ve spagetti cinsleri, yemek ve hazır salata sosları, mayonez, beze, çikolata, bazı bonbon şekerler, köfteler, hamburger, kadınbudu köfte.

Besin yaftalarında bu besinler yazıyorsa o mahsuller de harcanmamalıdır:

– Yumurta beyazı

– Yumurta sarısı

– Yumurta tozu

– Globulin

– Livetin

– Ovalbumin

– Ovomusin

– Ovomukoid

– Ovovitellin

Gebelikte de lüzumlu

Gebelerde yumurta tüketimi, nitelikli protein alabilmek ve alınan protein kaynaklı yiyeceğin beden proteinine yüksek oranda dönüşebilmesi için oldukça ehemmiyetlidir. Her gün yumurta harcamakta zorlanan anne adaylarında; et, tavuk, balık, peynir, yoğurt vb. gibi hayvansal kaynaklı besinleri tüketim ölçüleri ayarlanarak denge kurulabilir.