Bel sızısı başka hastalıklara mı hamile
Bel sızısı, yetişkinlerin yüzde 80’inden aşırısının yaşamlarında en azından bir kere yaşadıkları bir şikayet. Bir aydan sonra geçmeyen şikayetleri dikkate almak ve sızının altında uyuyan sebebi tanımlamak gerekiyor. Medical Park Gaziosmanpaşa Sağlık Kurumu Beyin ve Asap Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Bozbuğa, bel sızısının başka bir hastalığın habercisi olabileceğini ifade ederek, ehemmiyetli bilgiler paylaştı.
Bel sızısından yakınan hastaların yarısından çoğu ilk haftadan sonra, yüzde 90’ından çoğu ilk bir aydan sonra büyük miktarda iyileşiyor. Yüzde 10’undan daha azında ise şikayetler altı aydan daha uzun sürebiliyor ve bu gidişat ciddi hastalıkların bulgusu olabiliyor. Prof. Dr. Bozbuğa, bel sızısının, pek çok hastalığın bulgusu olarak ortaya çıkan bir gidişat olduğuna dikkat toplayarak, “Bel sızısı şikayeti, insanlarda soğuk algınlığından sonra en sık görülen rahatsızlıktır” dedi. Prof. Dr. Bozbuğa, bel sızısı ile alakalı şunları söyledi.
Sızının sebebi bel fıtığı olmayabilir
Beyin ve asap cerrahisinin muayenehane pratiğinde de bel sızısı ve bel fıtığı olan hastalar en çok görülen hasta grubunu oluştururlar. Bel sızısına yol açan sebeplerden biri de bel fıtığıdır; bel fıtığının ehemmiyeti sık görülmesi ve hastaya göre birbirinden çok farklı rehabilitasyonları gerektiriyor olmasıdır. Çok ehemmiyetli bir ihtar olarak, cemiyette, bel sızısı sanki her zaman bel fıtığının bulgusuymuş gibi düşünülse de, asılda, bel fıtığı çok geniş bir yelpazede yer alan bel sızısının sebebi olan pek çok hastalıktan yalnızca bir tanesidir. Bel sızısı kolay bir adale spazmından mekanik bel sızısına, osteoartrit ve spondiloza omurganın kireçlenmeleri, bel fıtığına, fibromiyaljiye, yumuşak doku zorlanmalarına, omurganın iltihabi-enfeksiyöz hastalıklarına, çıbanlara, kemik hastalıklarına ve kırıklarına, metabolik-hormonal hastalıklara, romatizmal hastalıklara, iç uzuv hastalıklarına, büyük damar hastalıklarına aort damarının anevrizması/genişlemesi, damar tıkanıklıkları, muhtelif kemik / omurga, omurilik ve yumuşak doku urlarına ve daha bir hayli hastalığa işaret edebilir. Bu sebeple, çok dikkatli ve ısrarcı bir şekilde, bel sızısının sebebinin ortaya konmasına çalışılmalıdır.
Kimler bel fıtığı tehlikeyi taşır
– Mesleksel olarak fiziki yüklenmeler, ağır iş yapmak,
– Uzun süreli oturmak, masa başı işlerde çalışmak, hareketsiz bir yaşam stili, bel ve karın adalelerinin cılızlığı,
– Omurganın yanlış kullanılması, hakimiyetsiz, ani ve zorlayıcı hareketler yapılması,
– Omurganın yapı ve biçim bozuklukları,
– Fazla kilo,
– Sigara kullanımı,
– Stres, bunalım olarak ifade edilebilir.
Hastalar operasyonsuz iyileşebilir
Bel fıtığı rehabilitasyonunda temel, omurga ve disk üzerindeki yüklenmenin eksiltilmesi, asap dokusu üzerindeki basının kaldırılması ve bedenin kendi kendini tamir mekanizmalarının güçlendirilmesidir. Bel fıtığının yeri, tipi, derecesi ve değişik etmenlere göre rehabilitasyon değişmekle beraber, genel olarak bel fıtığı ile ilişkili bel sızılı hastaların büyük bir çoğunluğu cerrahi dışı rehabilitasyonlar ile iyileşir. Cerrahi dışı rehabilitasyonlar, hastaya ve hastalığın derecesine ve düzeyine göre değişmek üzere; ilaç rehabilitasyonu, yatak istirahati, fizik rehabilitasyonlar, yerel enjeksiyonlar, yerel sıcaklık uygulamaları, manuel terapiler, egzersizler, hasta eğitimi, vb. biçiminde sıralanabilir.
Ancak, bazı hastalar netlikle cerrahi rehabilitasyonu gerektirirler ve hiçbir biçimde değişik rehabilitasyonlardan faydalanmazlar ve çok daha da ehemmiyetlisi minik bir oran da olsa bazı hastalarda acil cerrahi teşebbüs koşuldur. Ne yazık ki cerrahi rehabilitasyonun geciktirilmesi bu hastalarda geri dönüşü olası olmayan kalıcı nörolojik işlev kayıplarına yol açabilir. Bel fıtığında cerrahi rehabilitasyonun, emin koşullara ve algoritmalara göre hareket edildiğinde, zafer oranı çok yüksektir.
Kilo hakimiyeti ve şuurlu egzersiz koşul
Şüphesiz ideal olan, şahısların omurgalarını doğru kullanmaları, basmakalıp kiloda olmaları, kumpaslı ve şuurlu spor yapmaları, doğru bir beslenme alışkanlığına sahip olmaları, güneşten ve sarih havadan yeterince faydalanmaları, toksik maddelerden sigara, vb. uzak durmaları, stresin hakimiyeti; ancak, tüm bunlara rağmen rastgele bir bel sızısında da gecikmeden alakalı doktora müracaat etmeleri önerilebilir.