Beraber olduğunuz şahıs ruh eşiniz mi

“Eee neler yapıyorsun?” ve “Nerelisin?” bir buluşmada sormak için yeterli ışıltıyı taşıyan sualler değil elbette. Zati size karşınızda oturan insan hakkında cazip bilgiler de sağlamayacaklar. Şayet gerçekten iyi bir kimyaya ve uzun yarıyıl ilişki potansiyeline sahip olup olmadığınızı merak ediyorsanız, bundan daha iyisini yapmalısınız.

Ama ne cins sualler sormalısınız? Değişik ilişki uzmanlarının ortak söylemi, doğru ya da yanlış sual olmadığına dair bir. “Kopyanızı aramıyorsunuz,” diyor Laurie Seale, The Questions to Ask Before You Jump into Be’in yazarı. “Birisinin sizin değer ve maksatlarınızı paylaşıp paylaşmadığını suçluyorsunuz- ki bunu onunla uzun süreli bir ilişki içine girip giremeyeceğinizi öğrenmek için yapıyorsunuz.”

İşte sorulabilecek bazı sualler:

Şayet işletmenin sana bir yıllık ücretli izin yarıyılı verse, neler yaparsın?
Belki Pasifik’te bir adaya kaçacaktır; belki kendi yeni işini kurmaya girişecektir. Ne yanıt verirse versin, “Bu son derece açıklayıcı bir sual, ve ilk buluşmada sormak için ideal” diyor Seale. “Partnerinizin tutku ve önceliklerini ortaya koyar; benmerkezci ya da hırslı olduğunu bilebilirsiniz.” Ayrıca bu insanın neyi umursadığını ancak şu an zaman ayıramadığını da bilmiş olacaksınız.

Utandığın bir anını benimle paylaşır mısın?
Üzerine ketçapla çizdiği bir tabloyu kahkahalarla takdir edebileceğiniz kadar rahat bir insan mı? Daha Önceki sevgilisini etkilemeye çalışırken patenlerle tepetaklak olduğu anın komikliğini sizinle paylaşmaya hazır mı? Burada önemli olan hadisenin kendisi değil, korunmasız kaldığı zamanları kabullenip kabullenmediğidir. “Şayet partneriniz kabul ederse, mesela bir tv gösterisine katıldığını ve gerçekten perişan bir performans sergilediğini, en azından kendisini aşırısıyla ciddiye almıyor demektir” diyor Diane Mapes, How to Date in a Post-Dating World’ün yazarı. Ve unutmayın, bir insan özel fiyaskolarını paylaşıyorsa aynı samimiyeti sizin de göstermeniz gerekir. En iyisi ilk baklanın sizin ağzınızdan çıkması! İşte bunun en kolay yollarından biri : “İlk buluşmalar beni huzursuz ediyor, ama kendime her zaman pabucumun topuğu kırıldığında mesaim bitene kadar masamdan kalkamadığım günü andırdırıyorum.”

Şayet evinde yangın çıksa, kurtaracağın tek şey ne olur?
Karşınızdaki insanın duygusal mı yoksa objektif mi olduğunu merak mı ediyorsunuz? Büyükbabasının cep saatini mi kendi laptopını mı kurtarıyor bunu bilin diyor Sharyn Wolf, So You Want to Get Married: Guerilla Tactics for Turning a Date into a Mate’in yazarı. “Neden özellikle onu?” diye sormayı da unutmamalısınız. Böyle enteresan bir mevzuyu nasıl kalemtıraşınızı düşünüyorsanız, mesela “Bir sürü alaka alanım ve hobim var, ama en hoşlandığım şey yazmak. Konutumda yangın çıksa ilk kurtaracağım şey defterlerim olur. Ya senin?”i deneyin.

İnsanların senin hakkında en büyük kusuru nedir?
Gerçeğinde yalnızca çekingen olmasına karşın herkesin hakkında snop ve burnu havada olduğunu düşündüğünü söyleyebilir. Bunu öğrenmek hoş olacaktır, özellikle de geçirdiğiniz kısa müddette siz de aynı şeyi çoktan düşünmeye başlamış idiyseniz. “Onun kendisini nasıl gördüğü hakkında fikriniz olacak” diye açıklıyor Wolf. “Ve bu da bir adım geri atıp, yine düşünmenize şans verecek.” Bu mevzuya giriş için ise şöyle bir yöntem öneriliyor: “Bazen insanlar çok fazla konuştuğumu düşünüyor, oysa yalnızca gergin olduğumda patavatsızlık ederim. Senin hakkında da kusura düşenler oluyor mu?”

Yaşamında neleri değiştirmek istersin?
İşte potansiyel sevgilinizin geçmişiyle alakalı çok ehemmiyetli detaylar bilebileceğiniz bir sual. Üniversitede okumak istediği kısım değişik mıydı? Ya da daha önceki sevgilisi ile parçalamasına neden olan o ablavutluğu suratından hala pişman mı? Herkesin pişmanlıkları vardır, bazen kendisinin dahi unutmaya çalıştığı. Kimi mesullük ve zorunluluklar insanın hayatını şekillendirebilir. Bu mevzuya girmek için de yeniden kendinizi öne atmanızı öneriyor uzmanlar: “Şu an yaşamımdan oldukça hoşnudum, üniversiteden sonra hep düşlediğim seyahate çıkmak yerine o vahim işe başladığım günleri anımsadıkça çok makûs seziyorum.”