Çocukların iştahsızlığına 15 çözüm

Anne-babaların günümüzde en büyük meselelerinden biri olan çocuklarda iştahsızlık, psikolojik olduğu kadar fiziksel de çözülmesi gereken bir problemdir. İştahsızlığın çocuğun yaşına ve şahsi özelliklerine göre farklılık gösterdiğini söyleyen Uzman Diyetisyen İpek Ağaca, öncelikle bu sualin sebebinin bulunması gerektiğini, ardından da çocuğun rastgele bir rahatsızlığı yoksa doğru zamanda doğru besinler verilerek bu problemin üstesinden gelinebileceğini vurguladı.

İşte çocukların iştahsızlık meselesine 15 çözüm teklifi

– Beslenmenin gerçekten ehemmiyetli olduğuna onu inandırın. Çocuğunuza, beslenmenin ehemmiyetini anlatan öyküler, masallar anlatın; ona misaller verin. Beslenmenin insan sıhhati için ne kadar ehemmiyetli olduğuna inanmasını sağlayın.

– Çocuğunuza beslenmeyi hoşlandırın. Beslenmenin cümbüşlü olduğunu çocuğunuza sezdirin. Gülerek, oynayarak yemek yemesini sağlayın. Yemek yerken ona müdahale etmeyin, yiyecekleri istediği gibi döke saça yemesine izin verin.

– Yemekleri çocuğunuz için çekici hale getirin. Ayıcık biçiminde kesip çocuğunuzun tabağına koyduğunuz bir dilim ekmek, gülen suratlı bir makarna tabağı, tabakta fotoğraf biçimine getirilmiş muhtelif sebzeler, bilye görünümünde köfteler, çiçek biçimindeki yumurta halkaları… Gıdaları çocuğunuzun güzeline gidecek hale getirin. Bu, sizin hayal eforunuza kalmış ama bir ipucu vermek gerekirse; çocuğunuzun beğendiği oyuncaklar ve çizgi film şahsiyetleri gibi cisimler üzerinden giderseniz, daha zaferli olursunuz.

– Çocuğunuza güçle yemek yedirmeyin, ısrar etmeyin. Çocuğunuza güçle yemek yedirmeyin. Şayet güçlerseniz, çocuğunuz yemek yemekten daha fazla uzaklaşabilir. Bu tutum, çocuğunuzda alışkanlık haline de gelebilir.

– Beslenmesinde beğendiği gıdalarla hoşlanmadığı gıdaları karıştırın. Evvel; çocuğunuzun hoşlanarak harcadığı sıhhatli gıdaları tanımlayın. Bu gıdalarla, çocuğunuzun fark etmeyeceği kadar az ölçüde, hoşlanarak harcamadığı, ancak harcaması gereken ehemmiyetli gıdaları karıştırıp, çocuğunuzun yemesini sağlayın Bu karışımı her seferinde yapmayın. Bazen beğendiği yiyeceği tek başına verin. Zaman içinde, karıştırdığınız besinin ölçüsünü artırarak harcatmaya devam edin. Muhakkak bir müddet sonra, beğendiği gıdaya karıştırdığınız bu yiyeceği az ölçüde tek başına vermeye başlayabilirsiniz. Bu gıda, çocuğunuzun damak tadına artık ters gelmeyeceği için, rahatlıkla harcayabileceği bir hal alır.

– Meşrubatları yemekten evvel harcamamasını sağlayın. Pek çok çocuk, yemek saatinden evvel acıkır ve bir şeyler içmek ister. Bunun neticesinde, midesi dolu olduğundan yemek yemek istemez, kendini tok sezer. Bu sebeple; çocuğunuzun yemekten 1 saat evveline kadar ve natürel yemek sırasında, akışkan alımını hudutlandırın. Masaya meşrubat koymamaya çalışın.

– Çocuğunuza verdiğiniz yemeklerin karmaşık tatlarda olmamasına özen gösterin. Çocuğunuz, bir hayli besinin bulunduğu, bulamaç haline getirilmiş bir yiyeceği harcamak istemeyecektir. Bu yiyeceklerin hepsi, gıda kıymeti yüksek yiyecekler olsa da tüketim açısından çekici gelmez ve çocuğunuz, yediği besinin karışık tadından rahatsız olabilir. Bu sebeple; çocuğunuza gıdaları genellikle tek başına, başka bir deyişle ayrı tatlarda harcatmaya çalışın. Çocuğunuzun damak tadı bu güzergahta büyüyeceğinden, ileride de güçlük yaşamaz.

– Çocuğunuzun harcadığı gıdalarda spektrum yaratın. Aynı yemekleri, çocuğunuzun önüne sık sık koymamaya özen gösterin. Hem gıda kıymeti çok yüksek hem de çocuğunuzun beğendiği bir yiyeceği ona harcatmak istiyorsanız, değişik hazırlama ve pişirme usulleri kullanarak farklı yemekler yapın. Misalin; bir gün salçalı köfte, başka bir gün sulu köfte, patatesli köfte, sebzeli köfte, yoğurtlu köfte gibi seçenekler oluşturabilirsiniz.

– Yemek saatlerini iyi tanımlayın. Yemek saatlerini, çocuğunuzun uykusuz ve sıkıntılı olduğu saatlere değil; daha keyifli, neşeli olduğu saatlere denk getirmeye çalışın. Çocuğunuzun, yemeğini doğru saatlerde yemesi, ona daha neşeli ve sıhhatli yemek yiyebileceği bir kumpas oluşturur.

– Porsiyonlarını iyi ayarlayın. Onun bir çocuk olduğunu, lüzumlarının size oranla çok daha az olduğunu unutmayın ve tabağına, harcayabileceği ölçüde yemek koymaya dikkat edin. Fazla ölçüde koyacağınız yemek, çocuğunuzu korkutabilir ve hepsini yiyemeyeceğinden, sizde; “Yeniden tabağınıkini tamamlamadı” psikolojisi oluşturabilir.

– Çocuğunuzu sıhhatsiz atıştırmalardan gözetin. Çocukların pek çoğu; gofret, çikolata, kek, şeker, cips gibi gıdaları harcamayı çok hoşlanır. Bu yiyecekler, hem çok sıhhatsizdir hem de bunları harcadıktan sonra çocuğunuz yemek yemek istemeyecektir.

– Hoşlanmadığı bir yiyeceği sık sık ona andırdırmayın. Hoşlanmadığı besinin ismini devamlı dinlemek çocuğunuzun yalnızca gıdadan daha da uzaklaşmasını sağlayacaktır.

– Mutfakta size takviye etmesine izin verin. Yemek yaparken veya hazırlarken, çocuğunuzun size takviye etmesine izin verin. Sofrada ise, onu, takviyesinden dolayı takdir edin. Kendi desteğiyle hazırlanan yemeği iştahla yemek isteyecektir.

– Yemeklere değişik adlar takın. Yemeklere, gülünç ve garip adlar takabilirsiniz. Bu gidişat, çocuğunuzda merak uyandıracak, yemeğe olan alakası çoğalacaktır. Yemek yerken dikkatini dağıtacak faaliyetlerden uzak tutun.

– Çocuğunuza, çok beğendiği bir çizgi filmin izlerken yemek yedirmeyin. Çocuğunuz yediğinin farkında olmayıp, tüm dikkatini çizgi filme vermek isteyebileceğinden yemek yemeği yalanlayabilir.