Diyetisyen Canan Aksoy uyarıyor: Az su içmek kış bunalımını tetikliyor!

Su tüketimi yalnızca vücudumuzu değil, ruhumuzu da etkiliyor. Yeteri kadar su içmemenin hayat niteliğini düşürdüğünü söyleyen Waternet Sıhhatli Hayat Uzmanı Diyetisyen Canan Aksoy, “Havaların soğuması ve bürolarda geçirilen uzun saatler su tüketimini eksiltiyor. Bu vaziyet de, konsantrasyon bozukluğu, migren ve bunalım gibi neticelere yol açıyor” diye konuştu.

Yataktan çıkmak istemiyor, gün içinde kolunuzu kıpırdatacak kadar enerjiniz olmadığını mı düşünüyorsunuz? Netlikle yalnız değilsiniz! Havaların soğuması, işe / mektebe gitmek için karanlıkta konuttan çıkmak, gün ışığından yeterince faydalanamamak bir hayli şahsı mutsuz ediyor. Ancak kış bunalımı yaşamanızın nedeni, yeteri kadar su içmemeniz de olabilir. Waternet Sıhhatli Hayat Uzmanı Diyetisyen Canan Aksoy, bayanların vasati iki, erkeklerin ise iki buçuk litre su içerek, kış aylarını hem fiziksel hem de ruhsal olarak daha sıhhatli geçirebileceklerini belirtiyor.

Bayanlarda iki, erkeklerde iki buçuk litre

Bedenimizin her zaman suya lüzumu olsa da, havaların soğuması su tüketimini eksiltebiliyor. Bu mevsimde giydiğimiz kalın kıyafetler de su kaybının çoğalmasına yol açıyor. Su içmek için susuzluk hissinin beklenmemesi gerektiğinin altını çizen Diyetisyen Canan Aksoy, bedenin gece süresince susuz kalmaması için özellikle uyumadan evvel büyük bir kadeh su içilmesini öneriyor. Bunalımı önlemenin bir yolunun da, mutluluk hormonu serotonin salgılanmasını artıran egzersizden geçtiğini belirten Aksoy, egzersiz başlangıcında ve sonrasında 15-20 dakika aralıklarla, 1-2 kadeh su harcanması gerektiğini söylüyor.

Nebat çayları ve antioksidanlardan faydalanın

Kış aylarında bir hayli şahıs su yerine sıcak meşrubatlara yönelerek çay ve kahve tüketimine ağırlık veriyor. Bu meşrubatlar suyun yerini yakalamadığı gibi, kapsadıkları tein ve kafein sebebiyle bedendeki suyun atılmasına da neden oluyor. Çay ve kahve harcandığı zaman kesinlikle su da içilmesi gerektiğini ifade eden Canan Aksoy, nebat çaylarını öneri ediyor, “Kafein ve tein kapsamayan ve bir hayli verimi olan nebat çayları kış yarıyılında dayanakçınız olabilir. Bağışıklık sisteminin kuvvetlenmesi için adaçayı, ıhlamur, kuşburnu, yeşil çay ekinezya ve böğürtlen gibi çayları harcayabilirsiniz. Ayrıca yatıştırıcı tesirlerinden dolayı rezene, papatya, sarı kantaron çayları kışın seçim edilebilir. Regl evveli gerilimi eksilten adaçayı, bu yarıyıllarda yaşamı daha rahat karşılamamıza dayanakçı olacaktır.”

Hareketin eksildiği ve hastalıklara tutulma tehlikesinin çoğaldığı kış yarıyılında sıhhatli kalmanın yolu, yeterli akışkan tüketimi, fiziksel etkinlik ve balanslı beslenmeden geçiyor. Beslenme programına A,C, E vitaminleri ve selenyum kapsayan gıdalar ilave etmenin ehemmiyetine değinen Diyetisyen Canan Aksoy, karalahana, brokoli, pancar, kırmızı biber, soğan, portakal, kiraz, çilek, frambuaz, kuru erik gibi gıdalara sofralarda daha çok yer açılması gerektiğini belirtiyor.