Diz sızılarının oluşması ve rehabilitasyonu

Yoğunlaşan iş yaşamı, spora olan alakanın çoğalması, şahısların bilinçlenmesi ve sızıların ciddiye alınması nedenleri ile diz sızılarından dolayı doktora müracaatlar çoğalıyor. Bazı hastalarda ise bu gidişat bütün tersinedir. Uzun seneler diz sızılarını krem ve ilaçlarla geçirmeye çalışan hastalar tahlile alındığında geçmişte yaşanmış düşmeler, menüsküs zararları, kilolu olmaları veya zamanında kilo verememeleri sebebiyle fizik rehabilitasyondan fayda görmedikleri ortaya çıkmıştır.
Nedeni ne olursa olsun bu hastalık insanı yaşamdan koparan, günlük fiziki hareketlerini yasaklayan, bunalımı tetikleyen sosyal bir hastalıktır. Medicana Bahçelievler Sağlık Kurumu Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Uzm. Dr. Muzaffer Gökhan Kahraman, diz sızılarının oluşması ve rehabilitasyonu ile alakalı bilgi verdi.
Diz sızıları yaş grubu ve oluş biçimlerine göre 2’ye ufalar. Yaş grubuna göre sızılar; çocukluk, yetişkin ve yaşlılık sızılarıdır. Oluş biçimlerine göre sızılar ise gelişmeye, yapılan sporlara, yaş ilerlemesine, kemik erimesine ve kireçlenme sınan kıkırdak dokunun yıpranmasına bağlı oluşur.
Çocuğunuzda diz uru olabilir
Çocukluk yaşlarda diz sızıları genellikle gelişen kemiklerin sızıları olarak karşımıza çıkmaktadır. Bisiklete binmek, koşmak ve zıplamak gibi hareketlerle çoğalış gösteren bu sızılar genellikle 14-15 yaşında gelişmenin yavaşlamasıyla eksilmekte ve ciddi rehabilitasyona gereksinim dinlememektedir. Yeniden çocukluk yaşlarında düşme çarpma travma yoluyla diz bölgesinde kırıklar, çıkıklar ve yumuşak doku zararları alana kazanç. Bu zararlar diz sızısı yapacağı gibi yapısal bazı menüsküs lezyonlarında çocukluk ve sihrime yaşlarında kilitlenme ve şişlik yapabilmektedir. Bu yaşlarda hakikat zahmetli sızıların sebebi, dizi yakalayan makûs mizaçlı ve süratle ilerleyen urlardır. Teşhis ve rehabilitasyonuna geç kalınan diz sızılarında ciddi uzuv kayıpları yaşanabilir.
Yetişkin yaşlarda diz sızıları etkin iş yaşamı, trafik kazaları, kırılma, çıkma, yumuşak doku yaralanması sebebiyle karşımıza çıkar. Bu sızıların neticeyi genellikle menüsküs yırtıkları, kopmaları, ön çapraz bağ zararlarıdır.
Menüsküsün bulgusu diz sızısı
Menüsküsler, herkeste olan dizlerin arasında bulunan, kemiklerin birbirine sürtmesini yasaklayan kıkırdak kıvamlı sert yapılardır. “Menüsküs olmuşum” demek bu yapıların yırtılması kopması ya da yaralanması anlamında hastalarımızın kullandığı bir deyimdir. Bu hastalığın ilk belirtisi diz sızısıdır. Dizde kilitlenme, şişlik, harekette güçlük, kıvıramama, merdiven inip çıkmada güçlük şikâyetleri de eşlik edebilmektedir.
Yaşlılık gerçeğinde iz sızılarına neden değil
Yaşlılık sınan 65 yaş üzerindeki bireylerde diz sızılarının hakikat nedeni kıkırdak dokunun zarar alması neticeyi oluşan “kireçlenme” dediğimiz hastalıktır. En sık görülen rahatsızlıklardan biridir. İlaca, fizik rehabilitasyona, istirahate mukavemetli olup genellikle cerrahi yolla rehabilitasyon edilen bir hastalıktır.
Diz sızıları; ortopedi, fizik rehabilitasyon, diyetisyen ve psikiyatrinin beraber çalışmasını gerektiren bir hastalıktır. Rehabilitasyona medikal, fizik rehabilitasyon, perhiz, artroskopi müdahaleleriyle başlanır bu müdahalelerin yetmediği vaziyetlerde diz takmayı sınan ve o eklemin kıkırdak yüzeylerinin metamorfozu olarak öğrenilen işlem uygulanır. Bu işlem takribî 1-2 saat kadar sürer ve ertesi gün hastanın ayağa kalkıp yürümesine imkân sağlar. Gün geçtikçe hareket becerisinin çoğalmasıyla hastaya yüksek moral veren, sızılarını eksilten ve yaşama bağlayan bir usuldür.
Uzm. Dr. Muzaffer Gökhan Kahraman “Yaşamımızı kısıtlayan, hareketimizi yasaklayan, bize acı veren bu şikayetler için yaşımız ne olursa olsun, sebebi ne olursa olsun en kısa zamanda alakalı doktorlara müracaat etip lüzumlu tıbbi müdahaleler başlatılmalı” ifadesini kulladı.