Doç. Dr. Özkan Demirhan, ”Pandemi yarıyılında akciğer kanseri olayları arkasıydı”

Akciğer kanseri olaylarındaki çoğalışı değerlendiren Dr. Özkan Demirhan,”Pandeminin ilk başlarında banal akciğer kanseri olayları ile karşılaştık. Öksürük, balgamdan kan gelmesi, göğüs sızısı, halsizlik, kilo kaybı, tırnak yatağında şişme, eklem sızıları, baş sızısı, adale sızıları gibi bulgularla geldi hastalar. Banal akciğer kanseri bulgularını gördük başka bir deyişle. Pandemiden sonraki yarıyılda toraks tomografisi BT gündeme geldi. Toraks BT corona virüs taramasında PCR ve antikor-antijen testi beraber ilk müracaat etilen tanı usulü haline geldi. O yarıyılda biz hasta rakamında çoğalış görmeye başladık. Bunun sebebi devlet sağlık kurumularının pandemi sağlık kurumuları olmasına da bağlı olabilir diye düşünüyorum. Akciğer kanserli hasta rakamında çoğalış gördük, yalnız azıcık iyimser düşünürken başka bir deyişle biz hastaları erken safhada yakalarız diye düşünürken çok ileri aşama kanser olayları gördük. Bu bizi çok afallattı. Hiç şikayeti olmayan hastaların beyninde, karaciğerinde, kemiğinde, öteki karşı akciğerindeki metastazlarla karşılaştık. 60 yaş üstü hastalar banal akciğer kanseri hastaları olmasının yanında öteki hastalar çok ileri yaşta değillerdi. 40’lı-50’li yaşlarda dahi gördük. Tanısal emelli yaptığımız teşebbüslerde hastalarda oran olarak ufak hücreli dışı akciğer kanseri olgularından az olsa da üst üste ufak hücreli akciğer kanseri olayları ile karşılaştık. Bizi afallatan neticelerden biri de buydu zira ufak hücreli akciğer kanserinin bu kadar sık görülmesi  bizi afallatmıştı.  Erken aşama akciğer kanseri hadiselerinin rakamı da az değildi tabi ki.”dedi.

Covid’in böyle bir vaziyeti tetiklemesi mevzubahisi mi?

Covid-19’un akciğer kanseri tetikler mi sualini Demirhan şöyle açıkladı:” Covid’in bunu tetikleyecepini varsaymıyorum. Covid’le ilgisi yok. Günümüzde evrensel bir kirlenme var. Yaşadığımız etraf, havanın kirlenmesi, yediğimiz ve içtiğimizin bozulması, stresli ve güç bir yaşam sürüyor olmamız, bağışıklığı destekleyemiyor olmamız bunda büyük etmen. Akciğer kanseri erkeklerde prostat kanserinden sonra en çok görülen kanserlerden. Corona yarıyılında akciğer kanserini erkeklerde daha fazla gördük. Ancak bayanlarda da azımsanacak vaziyette değil. Bazısını operasyon edebildik bazısını edemedik. Göğüs cerrahisi operasyonlarında hastalık sonrası karmaşıklık veya meselelerin büyümesi öteki dallara göre daha fazla görülüyor. Operasyondan sonra hastanın süper enfeksiyon olma tehlikeyi var. O ilk zamanlardaki fobili yarıyılı geçtikten sonra başka bir deyişle yeni standarda geçildiği zaman tüm hastalara kesinlikle covid testi yaptık. Zati tomografisiz operasyona girmiyoruz ancak bu yarıyılda hem hastayı hem de kendimizi gözetmek için daha büyük itina gösterdik. Enteresandır şimdiye kadar operasyon kararı verilen hastaların hiçbirinde covid testi pozitif gelmedi. Başka Bir Deyişle covid testi pozitif olup da operasyonunu iptal ettiğimiz hastalanmadı.” 

Akciğer kanseri olan şahıslarda covid uzak mı duruyor bunun da incelenmesi lazım

 Doç. Dr. Özkan Demirhan açıklamalarına şöyle devam etti. “Akciğer kanseri olan şahıslarda covid uzak mı duruyor bunun da incelenmesi lazım. Covid ve akciğer kanserine beraber hiç denk gelmedik. Bir hastamızdan kuşkulandık görüntü covid görüntüsüydü zira. Radyolojiye mevzuyu tekerrür müracaat ettik zira covidde görülen buzlu sırça görüntüsü akciğer kanserinde de görülebiliyor, öteki enfeksiyon hastalıklarında da görülebiliyor. Kolay bir viral enfeksiyon, bakteriyel enfeksiyon ya da mantar enfeksiyonunda görülüyor o buzlu sırça görüntüsü. Dolayısı ile covidi bunlardan ayırt etmek için test ilave ediyoruz. Tek başına tomografi ile kanaat etmiyoruz. Kan testleri antijen-antikor tesi, PCR denilen boğaz sürüntüsü ve burun sürüntüsü testleri var. Gerçi bu testlerin de olumsuz gelme olasılığı var. Yüzde 100 tanı için yeterli değil. O cins gidişatlarda tomografi çekimleri arkasıydı. Çok fazla tarama yapıldı bu anlamda. Covid en sık akciğeri yakaladığı için ve sistemik tutulum da yaptığı için tomografi tarama usullerinden biri oldu ancak hastayı muayenehaneyi ile beraber değerlendirmek gerekiyor.” 

Akciğer kanseri operasyonundan sonra hastalar rutin hakimiyetlerini aksatmamalı

Operasyon olmuş şahısların rutin kontrolllerini aksatmaması gereketiğinin ehemmiyetine değinen Demirhan,”Akciğer kanseri operasyonundan sonra hastalara rutin hakimiyetlerini aksatmamalarını özellikle söylüyoruz. Ama bu yarıyılda bazı hastalar arayıp hakimiyete gelmekten çekindiklerini söylüyorlar. Biz de kesinlikle güvendikleri bir sağlık kurumunda hakimiyetlerini yaptırmalarını öneriyoruz. Hakimiyetler belki bir iki ay ileri tarihe atılabilir ancak bir şikayet mevzubahisi olması vaziyetinde kesinlikle üstünde durulmalı diye hastaları bilgilendiriyoruz. Şu an sağlık kurumular tehlikesiz o surattan rutin hakimiyetlerini aksatmamaları daha doğru olacak. Kesinlikle maske, mesafe, hijyen kaidesine uymaları koşulu ile tabi. Muayeneyi de en süratli biçimde yaptırıp, oyalanmadan sağlık kurumundan çıkmalarını öneriyoruz.” biçiminde konuştu. 

Bu üçlü sıçranmamalı: Hareket, D vitamini ve C vitamini…

D vitaminin ehemmiyetine dikkat toplayan Özkan Demirhan,”Özellikle hareketsiz ve güneşsiz kalındığı için pandemi yarıyılında hastalarıma kesinlikle güneşe çıkmalarını öneriyorum. Balkonda, parkta veya konutlarının önünde kesinlikle güneşe çıkmalarını öneriyorum. Kendilerini gözeterek hava ile temas etmeleri ehemmiyetli. Hareketsiz kalmamalarını istiyorum. Sabit oturmamaları gerekir. En makûs olasılıkla konutta tur atmaları gerekir sık sık. Oturarak veya hereketsiz kaldığı zaman beden kendini vazgeçer ve kan pıhtılaşması denilen derin ven trombozu ve emboli tehlikeyi çoğalıyor. O surattan hareket çok ehemmiyetli. Güneş ışınlarına maruz kalınamadığı zamanlarda da düşük dozda D vitamini kesinlikle öneriyorum. Günde 5-6 damla biçiminde D vitamini kesinlikle öneriyorum. Balanslı beslenme de çok büyük ehemmiyet teşkil ediyor. Özellikle karbonhidrattan cılız beslenmelerini öneriyorum,  ileri yaştakilerin buna çok dikkat etmesi gerekir. D vitamininin yanında çinko ve C vitaminini de almalarını öneriyorum. Yeterince meyve ve sebze ağırlıklı beslenen şahıslarda C vitaminini gerekli yakalamıyorum.” ifadelerini kullandı.