Durmayın aşkınızı bülten edin
Mevzubahisi aşk olunca her zaman bülten edenin karşı taraf olması beklenir. Bize masallarda anlatılan bülten-ı aşkı erkeklerin ettiğidir. Unutmayın ki masallarda yaşamıyoruz. Hayat hakikat ve süratle geçiyor.
Biz kadınlarda duygularını içine atma gidişatı mevcuttur. Devamlı hayaller kurar ve sualler sorarız. ‘Acaba’lar ve ‘ama’lar içimizi kemirir. “Evet benimle böyle böyle ilgilendi ama ya ben yanlış kavrıyorsam?” Bu sual tam kadınları ve erkekleri aşktan korkutan bir sualdir. İçinizdeki tam cesareti kırar ve siz her zaman olduğu gibi aşkınızı içinizde yaşarsınız. Siz duygularınızı içinizde yaşadıkça karşı taraf başka aşklara kapılır, başkalarını hayatının kadını yapar. Reelinde bu gidişatın olmasına izin veren sizsinizdir. Siz ve sizin ödlekliğiniz.
Yalanlanmaktan korkmayın
Bir Hayli kadın yalanlanmaktan korktuğu için susuyor. Bu bir kusurdur. Zira belki de karşı tarafın da size hisleri varken bu hisleri pervasızlığınızla yok ediyor olabilirsiniz. Ayrıca bu vaziyetle alakalı korkmanıza hiç gerek yok. Eğer geri çevrilecek olasanız dahi siz aşkını bülten edebilecek kadar cesur bir kadın olacaksınız. Bu sayede ‘Olsaydı nasıl olurdu acaba’ gibi suallerden kurtulacak ve önünüze bakabileceksiniz.
Onu karşınıza alın ve konuşun
Onu karşınıza alın. Ama şimdi. Şu an. Gidip onunla hemen konuşun. İçinizden ne geliyorsa söyleyin. Saçmalamaktan korkmayın. İçinizde kalbinizin derinliklerinde bir hafifleme sezeceksiniz. Kim öğrenir belki yeni bir aşka da atılırsınız.
Ağzını aramaya çalışmayın
Size karşı hisleri var mı yok mu diye ağzını aramak ya da ortak dostlarınıza sormak büyük bir kusurdur. Zira bu gidişatta karşı taraf hislerinizden şüphe dinleyecektir. “Neden böyle davranıyor direk gelse söylesin” diyecektir.
Yazının başında söylediğimiz gibi hayat süratle akıp geçiyor. Kaybettiğiniz her saniyede başka birine aşık olma olasılığı giderek çoğalıyor. Korkmayın, açılın.