Erkek dostunuza söylememeniz gerekenler

Bazen size tamamen hasarsız görünen bir tenkit, karşınızdaki için eksantrik bir biçimde kırıcı ya da son derece irite edici olabilir.

Daha Önceki sevgilim de benzerini yapardı

Bu arzu edilen bir korelasyon ikisinin de kapıyı sizin için açması ya da güzele gitmeyen bir ortaklık ikisinin de gereğinden az duş alması olsun, erkek dostunuz daha önceki sevgiliniz hakkında hiçbir şey dinlemek istemez. Asla! İkisini kesintisiz mukayese ettiğinizi düşünmesini istemezsiniz, değil mi? Peki daha da ileri gidip başka şeyleri de daha önceki sevgiliniz gibi yaptığını düşünmesini ister misiniz? Ya da daha önceki sevgilinizle hala ilgilendiğinizi düşünmesini? Her biçimde, eş bir yorum öz güveni için iyi olmayacaktır. Başka Bir Deyişle bir daha erkek dost deja-vu’su yaşadığınızda, kendinize gizleyin.

Evlendiğimizde ve çocuklarımız olduğunda

Sevgilinizi gerçekten seviyorsanız, evlendiğinizi ve çocuklarınız olduğunu hayal etmeniz natürel. Hatta bazı zamanlar beraber olduğunuz insanla o kadar alakalısınızdır ki bu cins fanteziler için erken olsa dahi kendinize mani olamazsınız. Ama şayet onu korkutup kaçırmak istemiyor iseniz, bu fikirler içinizde kalsın, ait oldukları yerde. Kendisi sizinle bir geleceğe dair hayal kuruyor olsa dahi, yüksek sesle dillendirilmesine kendini hazırlamamış olabilir. İkinizin de geleceğe dair eş temennileri olduğundan emin olana kadar konutluluktan bahsetmeyin.

O kızın hoş olduğunu düşünüyor musun?

Böyle bir sual sorduğunuzda, erkek dostunuz hiç kaderi olmadığını öğrenir. Şayet ‘evet’ dese, muhtemelen çekemeyecek ve öfkeleneceksiniz ona belirli edin ya da etmeyin ya da etmediğinizi sanın. Hatta muhtemelen pozitif yanıtını benden daha mı hoş?” suali takip edecektir. Ve tabi ‘hayır’ derse ve kız da red edilemeyecek kadar hoşsa, onu palavracılıkla yargılayacaksınız. Ve başka neler hakkında palavra söylediğini merak edeceksiniz, hatta evet deseydi problem olmayacağına ikna etmeye çalışacaksınız. Bu kadar güvensiz misiniz? Hele onu hiç çekici bulmadığını söylediğinde, bu makûs zevkle size yönelmiş olmasını problem haline getirmeniz!

“Ben iyiyim” ya da “Boş ver”

Suratınızdan okunuyor. Ve son yarım saattir ağzınızdan tek kelime çıkmamış olması cabası. Elinizde kırarcasına tuşlarına basarak kanal değiştirdiğiniz uzaktan kumanda da bir öbür ipucu. Ama size nasıl olduğunuzu sorduğunda “İyiyim” diyorsunuz. Bu noktada, erkek dostunuz saçını başını yolmak isteyecektir. Pasif dargın tutumlar kimseye takviyeci olmaz. Her şeyden evvel, neden rahatsız olduğunuzu paylaşma fırsatını kaçırıyorsunuz. Mutsuzluklarınızı biriktirdiğiniz gibi, yeni problemler yaratmış oluyorsunuz. Sizi gerçekten rahatsız eden şeyi söylemek istediğiniz zaman geldiğinde ise ikiniz de sıhhatli bir çözüm üretemeyecek kadar asaplı vaziyette olacaksınız.

Her şeyi bir kere sınarım

Bunu gerçekten ve gerçekten inanarak söylemiyor iseniz onun ümitleri ile oynuyor olabilirsiniz, sakın!

İyi olduğuna emin misin?

Bazen sevgilimiz karakterine tezat bir biçimde suskun kaldığında, tüm gardımızı indirebiliriz. Dürter ve soruştururuz, sualin kaynağına inmeyi umarız ve genelde sualin kendimizden kaynaklandığına eminizdir, hakikatinde, ortada hiçbir problem olmayabilir dahi. Erkeklerin de makûs günleri olur, sevinçsiz, bitkindir ya da yalnızca konuşmak istemiyordur canı. Güç olsa da çok üzerine gitmemelisiniz. Ona kendi alanını sağlayın ve yine kendine gelene kadar başka şeylerle meşgul olun.. Şayet üst üste canını neyin sıktığını soracak olursanız, yanıt eninde sonunda ‘sen’ olacaktır.

Kalçamdan nefret ediyorum

Şayet sizi çekici bulmasaydı, sizinle en baştan beraber olmaya başlamazdı, öykünün sonu! Kendinizi karşısında güvensiz hale sokmanız, öğrenmiyorsanız diye söyleyelim, nefret ettikleri bir şeydir. Aynı bayanlar gibi, erkekler de kendine güveni olan karşı türden sever ve aksinden uzaklaşır.Bunu bir düşünün. Siz kesintisiz göbeğinden şikayet eden, ya da kariyerindeki galibiyetsizliklerinden, bir erkekle beraber olmaya direnebilir misiniz? Hiç kaderi yok! Ayrıca muhtemelen daha evvel fark etmediği yanılgılarınıza da dikkatini yoğunlaştırmış olacaksınız.

Annenden nefret ediyorum

Dostları, kız kardeşleri, babası hatta köpeği… şayet birisini ya da şeyi gerçekten beğenirse, sakın ondan nefret etmeyin. Yaşamındaki herkesle iyi geçinemeyebilirsiniz ama önem verdiği insanlarla ilişkilerinizde elinizden geldiğince diplomatik olmaya çalışın. Onlarda neler gördüğünü fark etmek için sarih görüşlü ve önyargısız olunbelki sizin hemen fark edemediğiniz şeyler. Mesela zaman içinde hijyene olan alakasını tamamen kaybeden lise dostu Hakan, birkaç sene evvel siz henüz onu tanımıyorken işini kaybettiğinde destek veren tek insandı çevresindeki ve altın gibi bir kalbi var. Şayet erkeğinizi beğeniyorsanız, onun yargılarına güvenmelisiniz. Ve ne yaparsanız yapın, asla bir taraf seçmesini istemeyin. Şayet siz ve annesinin arasında kalırsa, her seferinde kaybedersiniz.