Hamilelikte cilt sıhhatinde nelere dikkat edilmeli

Cilt kirleri, saç dökülmesi ve bedenin pek çok bölgesinde oluşabilen çatlaklar anne adaylarının hem psikolojik hem de fiziksel olarak güç bir süreç yaşamasına neden olur. Hormonal tesirlere bağlı olarak büyüyen bu farklılıkların bir kısmı hamilelik sonrasında geçebiliyor ancak kalıcı tesirlerinin olmaması için bazı ihtiyatlar alınması gerekiyor.

Memorial Şişli Hastanesi’nden Cildiye Uzmanı Dr. Tuğba Türe, hamilelik yarıyılında görülen cilt problemleri hakkında bilgi verdi.

Kesinlikle güneş kremi kullanılmalı

Hamilelik müddetince hormonal tesirler, bağışıklık sistemindeki farklılıklar, kilo alımı ve tendeki gerginliğe bağlı olarak cilt sıhhati etkilenebilir.

Ciltteki farklılıklar 3 grupta bir araya gelmektedir: Ten üzerindeki fizyolojik farklılıklar, hamileliğin var olan ten hastalıklarına tesiri ve tamamen hamilelikle ortaya çıkan ten hastalıkları.

Hamilelikte en sık tende renk farklılıkları görülmektedir. Özellikle surat, alın ve burunda koyu renkli kirletilmeler olabilir. Kirletilme, “melenotropin” denilen hormonların daha fazla salınması ile ortaya çıkar. Hormonların tesiri ile güneşe daha duyarlı hale gelen özellikle hamileler kesinlikle güneş kremi kullanmalıdır. Güneş kremi alırken de nebatsal olanlar seçim edilmelidir. Ayrıca güneş kremi sürülse dahi güneşte çok fazla kalmamaya özen gösterilmeli ve şapka takılmalıdır.

Cilt kirlerinin rehabilitasyonu için doğum sonrasını bekleyin

Hamilelik yarıyılında kirletilme yalnızca surat bölgesinde olmaz. Koltuk altı, genital bölge, göğüs uçları ve kasıklarda da görülebilir. Bunların çoğu geri dönüşümlüdür ve rastgele bir şey yapmaya gerek yoktur. Ancak tüm temkinlere karşın kirletilme yeniden de oluyor, doğumdan 4-5 ay sonrasına kadar geçmiyorsa bir dermatoloğa müracaat etilmelidir. Kir rehabilitasyonu için ise hamileliğin bitmesi beklenmeli, bu rehabilitasyonun azıcık sıkıntılı ve uzun süreli olduğu unutulmamalıdır.

Hamilelik sonrası görülen şiddetli saç dökülmesi sıradandır

Hamilelik yarıyılında en çok şikayet edilen mevzuların başında saçlar gelmektedir. Banal bir şahısta günlük 150 tel saç dökülür ancak hamilelikte bu sayı iyiden iyiye eksilir. Hamilelik sonrası ise yeni anneler, hem günlük saç dökülmesi hem de hamilelik yarıyılında gözettikleri saçların dökülmesi meselesini yaşarlar. Bu da şiddetli bir saç dökülmesi tablosu ortaya çıkarır. Saç sıhhati için son derece ehemmiyetli olan B12 ve çinko ölçümleri yapılarak, destek verilir.

Hamilelikte babet giymeyin

Hamilelik yarıyılında tırnak sıhhati olumuz etkilenir, incelmeler alana kazanç. Özellikle tırnak batıklarına hamilelik yarıyılında daha sık tesadüfülür. Bu sebeple hamilelere babet giymeleri öneri edilmez. Tırnaklar çok derin kesilmemeli ve kenarları küt olmalı. Ayaklar hamilelikte şiştiği ve tırnak yapısı inceldiği için daha geniş ayakkabılar seçim edilmeli.

Varis yaradılışını önlemek için bol bol yürüyüş yapın

Hamile bayanların damar yapıları da değişir. Ufak örümcek ağı biçiminde damarlanmalar görülebilir. Bunlar hamilelikte çoğalır ama sonrasında geçebilir. Ancak bacaktaki varisler çoğunlukla kalıcıdır. Hareketsizlik ve kilo alımı varis yaradılışını tetikler fakat en ehemmiyetli neden, genetik yapıdır. Bu yarıyılda oluşan varisler lazerle galibiyetli bir biçimde rehabilitasyon edilebilir. Varis yaradılışını yasaklamak için bol bol yürüyüş yapılmalıdır.

Benlerdeki farklılıkları takip edin

Gebelik yarıyılında bedende et benleri çıkabilir. Bunlar çoğunlukla kalıcıdır ama hasarsızlardır. Makûs mizaçlı olmadıkları için hamilelikten sonra dermatolog tarafından alınabilirler. Hamilelerin banal benlerinde de çoğalış ve sihrime mevzubahisi olabilir. Şayet bende kumpaslı olmayan sihrime, renklerinde karışıklık, bozulmuş yapı veya yeni çıkan bir ben fark edildiyse kesinlikle hekime müracaat etilmelidir. Genetik yatkınlığı olan bireylerde ten kanserleri benler üzerinden büyüyebilir. Hamilelikten evvel tehlikeli benler varsa kesinlikle hakimiyet ettirilmelidir.

Siğil ve mantar yaradılışını önlemek için hijyene dikkat

Hamileler, virüs ve mantarlara karşı daha duyarlıdırlar. Mantarlar, nemli bölgeleri hoşlandığı için bedeni kuru yakalamak ehemmiyetlidir. Siğillerse bulaşıcı viral enfeksiyonlardır. Evvelden siğil varsa hamilelik yarıyılında çoğalış gösterebilir. Bunlar da hamilelik evveli takibe alınmalıdır. Siğiller de nemli bölgelerde ortaya çıkabildiklerinden hamile bayanlar havuz kenarı, hamam ve sauna gibi ortak kullanılan alanlarda terlik kullanmalı, şahsi hijyenlerine çok dikkat etmeli ve derilerini olası olduğunca nemli tabandan uzak yakalamalıdırlar.

Çatlak yaradılışını bedenin nem kapasitesini artırarak durdurun

Gebelik yarıyılında ten kilo alımı ile beraber gerilir. Çatlaklar da tenin gerilmesine bağlı olarak ortaya çıkar. Yalnızca karın bölgesinde değil; göbek alt kısmı, göbek etrafı, koltuk altlarının içe bakan tarafları, göğüslerin dış ve iç kısımları, bel bölgelerinde çatlaklar olabilir. Kilo alımı hangi bölgede daha yoğunsa o bölgelere gözetici krem kullanabilir. Burada da genetik yapı ehemmiyetli rol oynamaktadır. Cilt çatlaklarını önlemek için bol su ve meyve harcanarak, bedenin nem kapasitesi artırılmalıdır. Gebeliğin 4. ayına kadar organik beden losyonlarıyla cildi ıslatmak, bu yarıyıldan sonra da hamilelere özel kozmetik mahsuller kullanmak ehemmiyetlidir.