İlişkide mükemmeliyetçilik bunalıma götürüyor

Üsküdar Üniversitesi Feneryolu Polikliniğinden Uzman Muayenehane Psikolog Zehra Erol, mükemmeliyetçi karakterlerde ilişkinin fazla tenkit ve çatışma kısır döngüsüne girdiğini dikkat topluyor. Bir zaman sonra çiftler arasında uzaklaşma, paylaşımların eksilmesi ve ilişkiden tatmin olamama gidişatlarının belirdiğini ifade eden Erol, bu vaziyette ortaya çıkan stresin şahısları bunalıma çekebildiğine vurgu yapıyor.

Uzman Muayenehane Psikolog Zehra Erol, mükemmeliyetçi bireylerin fazla talepkar olduklarını söylüyor ve ilave ediyor.

Fazla talepkar oluyorlar!

Mükemmeliyetçiliğe ilişkili temennilerimizi de natürel karşılayıp korunucu davrandığımız da olmaktadır. Mükemmeliyetçiliğin ilişkilere yansımasına baktığımızda; ferdin eşinden veya kendinden hakikatçi olmayan biçimde fazla talepkar olma meylinde olması göstergelerden biridir. Bu arzlar asıllaştığında birey kendini kıymetli sezer. Olmadığında ise noksan, kıymetsiz ve kabahatli sezer. Beklenen performansı görmediğinde özgüven kaybına da neden olur. Bireyin arzı kendisine göre yüksek olmasa dahi karşısındakinin fertsel özelliklerine, hünerlerine göre fazla ise bu noktada mükemmeliyetçilikten bahsedebiliriz.

Misalin; Eşinin senelerce anne ve babası tarafından korunduğu meseleyi olduğunda ebeveynlerinin devreye girip problemi çözdüğünü kendi başına karar almakta zorlandığını bilen bir eşin evlendikten sonra eşinin kendi başına ailesine danışmadan birden karar almasını beklemesi yüksek bir temenni ve mükemmeliyetçi bir yaklaşımdır.

Sıhhatli birliktelikte çatışma yaşanmalı ama ne sıklıkta?

Çatışma ve bu duyguların zaman zaman yaşanması ilişkilerde sıhhatli bir birliktelikte natüreldir. Ancak sıklığı çoğaldığında samimiyet ve yakınlık hasar görür. İlişki fazla tenkit ve çatışma kısırdöngüsüne girdiğinde bunu kırmakta oldukça güçtür. Bir zaman sonra çiftler arasında uzaklaşma, paylaşımların eksilmesi ve ilişkiden tatmin olamama başlar. Sonucunda da mükemmeliyetçi tavırlar stresi oluşturup, negatife odaklanmayı çoğaldırdığı için bunalım açısından tehlike etkeni oluşturur. Bu vaziyetle başa çıkmak tabii ki olasıdır. Bireyin hayatını güçleştiren fertsel özelliklerinin farkına varması ve bunların hayatına tesirini görmesi ehemmiyetlidir.

Başa çıkmak muhtemel ama nasıl?

– Karşınızdakinin hoşlandığınız istikametleri kadar zorlayıcı yanları da olabileceğini kabullenmek. Bu özelliklerle beraber nasıl bağlantı kurabileceğinizi ve ilişkinizi sürdürebileceğinizi kavramak.
– Sabır duygunuzu geliştirmek.
– İlişkilerdeki meseleleri çözmek için çabalayıp netice alamadığınız da dünyanın sonu gelmiş gibi sezebilirsiniz. Başkalaşımlardan yalnızca kendinizi mesul yakalamamak. Karşınızdakinin hudutlarının farkına varmak.
– Zafersizlik ve kusurlara hoşgörülü olmayı geliştirmek. İnsanları beceriksizleri ile kabul edin. Bu noktada her hoşun bir hatayı vardır deseniz de, hataları düzenlemeden rahat edemiyorsanız kabullenmekte zorlandığınızın göstergesidir.
– Karşınızdakinden temennilerinize odaklanırken kendi tepkilerinizi, limitleri neden katı ve erişilmez yakaladığınızı kavramanızda fayda vardır.
– Karşınızdaki bireyin de sizin gibi yanılgısızlık için çabalamasını beklememek.
– Kendiniz ve karşınızdaki bireyin suçlanmaması için fazla mücadele tüketmemek.
– Mükemmeliyetçiliğinizin size sağladığı fayda ve hasarları gözden geçirin.
– Yanılgısızlığa neden gereksiniminiz var kavramaya çalışın.
– Kendiniz ve karşınızdaki birey için uygun maksatlar tanımlayın.