İlişkiyi sabote eden 3 şey

05.11.2021
389
İlişkiyi sabote eden 3 şey

Her ilişkinin kendine has meseleleri olduğu bir asıl. Fakat bir genelleme yapmaya kalkarsak çoğu ilişkinin hoş durumunu sekteye uğratan ortak tutum şekilleriyle karşılaşırız.

Sizi belki sizin belki de partnerinizin 3 tutumuyla yüzleştireceğiz. Bu tavırlar size aitse siz partnerinize aitse de partneriniz artık ilişkinizi sabote etmeye bir son verin.

1. Her şeyi sizin bildiğinize inanmak

Belki tam suallerin yanıtlarına sahip olan sizsinizdir fakat kumpaslı olarak eşinizin kusurlarına dikkat toplayıp düzenlemeye çalışmak onun asabını bozmaktan başka bir işe afacan. Aralıksız yanılgı düzenleyici konumda olmak sizi itici bir profilin içine sokar.

Ama azıcık kendinizi yakalamayı ilişkinin ‘çok öğreneni’ olmamayı deneyin. Üstelik şunu da göz arkasını etmeyin ki sürekli yanılgısı düzenlenen ya da fikirleri için uyarılan onaylanmayan şahıs zamanla fikirlerini beyan etmekten kaçabilir. Bu da zaman içinde gerilim ve bağlantısızlık meselesini getirir ilişkiye.

2. Bağlantı kuramamak

İlişkinizin yürümesini istiyorsanız partnerinizle bağlantı kurmak zorundasınız. Bir şey canınızı sıkıyorsa onu içinize atmaktan ya da partnerinizin kendiliğinden hipotez etmesini beklemektense partnerinize sizi üzen şeyi sarihçe anlatın. Aynı şey onun için de geçerli. Şayet onun drama ve mutsuz olduğuna hissediyorsanız kesinlikle neler olduğunu mesele.

Unutmayın meseleleri paylaşmak sizi birbirinize daha da yakınlaştırır. Karşılıklı olarak tasalarınızı içinizde gizlemekse sizi birbirinizden uzaklaştırır.

3. Aralıksız kendini korunmak

Bu çoğu zaman yapan bireyler tarafından fark edilmeden sergilenen bir tavırdır. Eşlerin karşı tarafı kavramaya çalışmadan aralıksız kendilerini korunması ayrılığı getiren tutum şekillerindendir. Her tutuma gerekçe bulmak kendi tutumlarını aralıksız rasyonelleştirmek karşı taraf sizinle alakalı bir negatiflikten şikayet ettiğinde “Sen bunu daha çok yapıyorsun” deyip oku ona çevirmek onu dinlemeden kendi fikrini söylemek ilişkiyi negatif tesirler. Korunma odaklı değil anlama odaklı bir ilişki kurmak gerekir.

ETİKETLER:
YAZAR BİLGİSİ