Koroner kalp hastalı nasıl rehabilitasyon edilir? Operasyonsuz rehabilitasyonu var!

Kalp hastalarının sıklıkla şikayet ettiği bulgulardan biri de göğüs kafesinde sızı ve soluk darlığı gibi meselelerin ortaya çıkardığı koroner kalp hastaları uygulanan teşebbüssel usullerle çözüme kavuşturuluyor! Yaşın ilerlemesine bağlı olarak ortaya çıkan ameliyat etkeni tehlikelerini ortadan kaldıran operasyonsuz çözümler sayesinde hasta sıhhatine kavuşabiliyor.Memorial Ankara Sağlık Kurumu Kardiyoloji Kısım Başkanı Prof. Dr. Ali Oto, “29 Eylül Dünya Kalp Günü” evvelinde kalp damar tıkanmalarında uygulanan teşebbüssel rehabilitasyonlar hakkında bilgi verdi.

Kalp hastalarının ehemmiyetli bir kısmında göğüs sızısı ve soluk darlığı gibi şikayetlerle ortaya çıkan koroner kalp hastalıkları, teşebbüssel olarak uygulanan usullerle çözüme kavuşabiliyor. Çok yaşlı ve operasyonu çok tehlikeli olan hastalara uygulanan operasyonsuz usullerse son derece galibiyetli neticeler veriyor.

Hareketle Gelen Sızıya Dikkat!

Kalbi besleyen damarlara koroner damarlar, başka bir deyişle koroner atardamarlar denilmektedir. Atar damar özelliği taşıyan ve kalbi besleyen bu damarlar, öteki uzuvlardan değişik olarak kalp içinde ufalamayıp, kalbin üzerinde izlemektedir. Kalbin üzerinden ilerleyerek içeriye doğru kalp adalesine dallar veren bu damarlarda zaman içinde damar sertliğine bağlı olarak daralmalar ve tıkanmalar oluşabilmektedir. Ateoskleroz ismi de verilen damar sertliği hastalığı, yaygın olarak tam arter sisteminde görülebilirken, kalbi besleyen damarlarda görülmesi, bütün tıkanma vaziyetinde kalp krizine yol açmaktadır.

Hareketli Göğüs Sızıdene Dikkat!

Koroner damarların daralması ya da tıkanması, şahıslarda emin bulgularla ortaya çıkmaktadır. En bariz bulgu ise genellikle göğüs sızısı biçiminde olmaktadır. Bu sızı hareket ve yürümekle başlayan, istirahatle geçen, sıklıkla tazyik stilinde olan, boyun, çene, kol ve sırtın sol tarafına da yansıyan bir sızı özelliği taşımaktadır. Ancak damar tıkanmaları şeker hastaları başta olmak üzere bazı hastalarda hiç bulgu vermeden kendini gösterebilirken, bazı gidişatlarda ise ani vefatlarla da ortaya çıkabilmektedir. Bununla beraber ortada hiçbir bulgu yokken yapılan genel hakimiyetlerle, egzersiz testleri ya da bilgisayarlı tomografi ile ve miyokard sintigrafisi denilen özel usullerle bu cins rahatsızlıklara daha bulgu vermeden de tanı konulabilmektedir.

Tıkanan Damarlar İçin İki Usul Var!

Tıkanan kalp damarı olan hastaların rehabilitasyonu için iki değişik rehabilitasyon usulü uygulanmaktadır. Birincisi koroner bypass operasyonu, başka bir deyişle tıkanıklıkların arda doğru köprü yapma operasyonudur. İkinci alternatif ise 40 yıldır gelişimini sürdüren teşebbüssel kardiyolojik usullerle operasyonsuz olarak damarların açılmasıdır. İlk olarak balonla açma ile başlayan teşebbüssel kardiyoloji usulüne, daha sonra balonla açılan damarın çökmesini önleyecek metal materyalden yapılan ve stent ismi verilen sistemlerin kullanılması ile devam edildi. Zaman içerisinde kolay stent sisteminin de yeterli olmadığı görülerek, teknolojik büyümeler sayesinde son 20 senede ilaç salan özel stentler kullanılmaya başlandı.

Günümüzde ilaç salan stentler ile alakalı teknolojiler, çok galibiyetli neticeler alınmasını sağlamaktadır. Teşebbüssel kardiyolojinin büyümesi sayesinde evvelleri hiç değilemeyen ana damardaki darlıklara, damar çatallanmasındaki darlıklara, bütün damar tıkanıklıklarına ve çok rakamda damara aynı anda müdahale edilebilmektedir. Bu ilerlemeler sayesinde operasyona sevk edilen hasta rakamı yüzde 60’tan yüzde 5’e geriledi. Ancak operasyona yönlendirilen yüzde 5’lik dilimde bulunan hastaların da kesinlikle ameliyat olması gerektiği unutulmamalıdır. Bunların dışında yaşanan ehemmiyetli bir öteki büyüme ise kalp krizi sırasında tıkanan damarlara acil teşebbüs yapılarak damarın açılmasıdır. Bu yolla kalp krizinin en makûs neticeyi olan kalp adaleyi vefatı ile buna bağlı kalp yetmezliği ve hayat zamanının kısıtlanması gibi negatifliklerin önlenmesi sağlanmaktadır.

Rehabilitasyon Usulinde Yalnızca Kasıktan Değil El Bileğinden De Operasyon Yapılıyor!

Teşebbüssel kardiyoloji alanında yaşanan bir öteki ehemmiyetli büyüme de değişik damarlardan girilerek operasyon yapılabilmesidir. Evvelden yalnızca kasık atar damarından girilerek teşebbüssel kardiyolojik harekâtlar yapılabilmekteydi. Şimdi en karışık harekâtlar dahi el bilek damarından girilerek asıllaştırılabilmektedir. Hastalar için büyük bir konfor sağlayan bu usul ile hastalar, operasyon sonrasında ayağa kalkıp gezebilmektedir.

Operasyonsuz Çözüm Arayanlar İçin…

-Hastalar için ehemmiyetli bir mesele olan göğsün, özellikle iman tahtası denilen ortadaki kemiğin açılması ortadan kalkar.
-Hastalar operasyonun ertesi günü işine ve yaşamına kaldığı yerden devam edebilir.
-Çoğu defa yoğun bakım süresi ya hiç olmaz ya da çok kısa olur.
-Çok yaşlı ve operasyonu çok tehlikeli olan hastalara teşebbüssel usullerle müdahale edilebilir.