Evlilik denilince aklımıza ilk olarak uzun süreli bir ilişki gelir. Ayrıca evlilik herkes için hayattaki en önemli kararlardan biridir. Çünkü...
Mide rahatsızlığı olanlara gece sütü ihtarı!
İç Hastalıkları ve Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Atilla Bektaş, gece içilen sütün mide asidini artırdığını söylüyor ve mide rahatsızlığı olanlara gece süt yerine yoğurt harcamalarını öneriyor.
Sütün, içkili alkoller kadar kahve ve çaydan daha fazla mide asidini çoğaldırdığının ispatlandığını belirten Bektaş, “Gece uyumadan evvel alınan süt, bu cins sindirim sistemi rahatsızlığı olanlarda, mide asidini artıracağından dolayı yarardan çok hasar verebilir. O sebeple bu hasarlı alışkanlık terk edilmelidir. Basmakalıpta süt çocukların sihrime ve gelişiminde verimli bir yiyecektir. Ancak çocuklarda özellikle erişkin ve mide yanmaları olanlarda yoğurt daha yararlıdır” dedi.
İç Hastalıkları ve Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Atilla Bektaş, mide rahatsızlıkları için süt yerine yoğurtun daha verimli olduğunu belirterek, “Peptik ülserli hastalara, 70li senelerde, rehabilitasyon emelli olarak süt içilmesi önerilirken, sütün günümüzde yapılan araştırmalara göre, ülser üzerinde iyileştirici bir tesiri olmadığı ispatlanmıştır. Süt tüketimi mide ülserine geçici rahatlık verirken rehabilitasyon etmez, hatta süt midenin asit imalini artırır” diye konuştu.
“Sütte bulunan protein ve kalsiyumun mide asidi üzerine olan uyarıcı tesiri sebebiyle Peptik Ülserli hastalara süt verilmemelidir” diyerek ihtarda bulunan Bektaş, mevzuya ait şu açıklamayı yaptı:
“Yağlı ya da yağsız sütün bu tesirde farkı yoktur. Yoğurdun ise ‘Kazein’ denilen süt proteininin yoğurt bakterileri tarafından pıhtılaştırılması sebebiyle, mide asidi üzerindeki uyarıcı tesiri süte göre çok azdır. Mide mikrobu olarak öğrenilen ‘Helikobakter Pylori’ Peptik Ülser ve kronik gastrit yaradılışında yüzde 80’den fazla mesuldür. Yoğurt bakterileri Helikobakter Pylori rehabilitasyonu için verilen antibiyotiklerin yan tesirlerini eksiltmekle beraber, rehabilitasyon üzerine çok aktif olmamaktadır. Bu mevzuda iyi tasarlanmış araştırmalara ve yeni bakteri çeşitlerinin sınanmasına gerek olduğu görülmektedir.”
Beştaş, yoğurttaki verimli bakteri içeriğinin zenginleştirilmesinin ehemmiyetli bir mevzu olduğunu açıkladı: “Dünyada yoğurt yapımında genel olarak kullanılan yoğurt bakterilerinin faydalılık ve metabolizma açısından bazı probiyotik bakterilerle birlikte kullanılması yoğurdun pozitif özelliklerini artıracaktır.”
“Probiyotik bakterilerin gerek sanayide gerekse konut içi yoğurt yapımında kullanımının yaygınlaşması, yoğurdun rehabilitasyon edici özelliğini artıracaktır. Dolayısıyla yoğurtlar bakteri açısından zenginleştirildiğinde mide ile alakalı rahatsızlıkların rehabilitasyonunda daha büyük faydalar sağlanacaktır. Bu yalnızca Helikobakter Pylori rehabilitasyonu ile Peptik Ülserdeki aktifliğin çoğalmasında değil, metabolizma için de pek çok bereketli tesirde bulunacaktır.”
YAZAR BİLGİSİ