Obezite operasyonu kanser tehlikesini eksiltiyor

Pek çok sağlık meselesine sebebiyet veren obezite, kanser tehlikesinde de çoğalışa neden oluyor. Peki obezite operasyonları kanser tehlikesini nasıl eksiltiyor?

BariatrikLab Obezite ve Metabolik Cerrahi Merkezi kurucusu Prof. Dr. Halil Coşkun, bu ehemmiyetli mevzuda iyi haberler veriyor:

23 senelik araştırma neticeleri

“Obezite problemi olan şahıslar, kilolu olmanın genel tehlikesinin reel olduğunu öğrenir. Bu ağır tehlikeyi kanserden can verme tehlikesine kattığımızda cesaretimiz daha da kırılır. Obezitenin ananesel yollarla rehabilitasyonunun zaferli olmaktan çok bereketsiz oluşunun ortaya çıkması reeli buna ilave edilince, obezitenin cerrahi rehabilitasyonu söz mevzusu olduğunda iyi haberler dinlemek, hafifletici olacaktır”

Bu mevzu, Utah Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Dr. Ted Adams tarafından, son çeyrek asırdan bu yana obezite cerrahisi ile ilgilenmiş olan çoklu cerrahi grubunun işbirliğiyle çok kapsamlı bir biçimde ele alınmıştır.

”Yapılan çalışmada; 1984 ile 2002 seneleri arasında obezite cerrahisi geçiren ve 2007 senesinin sonuna kadar takip edilen 9 bin 949 hasta incelendi. Utah uysalı olmayanlar dışlandıktan sonra, Utah Kanser Kaydı ile iletişim kurulabilen 6 bin 709 hasta kaldı. Hakimiyet grubu ise Utah eyaletinde sürücü dokümanı kaydı bulunan, ancak operasyon geçirmemiş olan 9 bin 609 şahsiyet bir grup idi”

Operasyon olan bireylerin kanserden can verme tehlikeyi yüzde 46 daha düşük

”Her iki gruptaki kanser görülme sıklığı ile vefat karşılaştırıldı. Çalışma kobaylarının tümünde çalışmanın başlangıcında kanser mevcut değildi. Operasyon edilen grupta kanserden vefat oranının, yüzde 46 daha düşük olduğu kaydolundu. Öncelikle kanser büyümesi ihtimali, hasta obezite cerrahisi geçirmiş ise yüzde 26 eksilmişti. Bu kadar çok rakamda hastanın katılımı ile makul ve sağlam bir hakimiyet grubu kullanılarak yapılan 24 senelik bir çalışmanın vasati izlem süresi 12,5 sene neticeleri, en azından ciddi bir biçimde dikkate alınmayı haketmektedir”

”Bu çalışma haricinde, en dikkatli biçimde izlenen ileriye dönük çalışmalardan biri de Swedish Obese Subject Study’den İsveç Obez Kobaylar Çalışması gelen obezite rehabilitasyonunu içermektedir. Bu çalışma 1987 senesinde başlamış ve Obezite cerrahisi geçiren 2 bin 10 hastayı sadece ananesel tıbbi rehabilitasyon gören 2 bin 37 adet uygun hakimiyet hastayla karşılaştırmışlardır. Dr. Lars Sjöström, obezite cerrahisi ile kilo kaybının, son derece titiz bir biçimde izlenen ve zayıflamak için perhiz ile egzersiz yoluyla teşvik edilen hakimiyet hastalarına mukayeseyle kanser görülme sıklığı üzerindeki tesirini göstermiştir.

Bununla beraber obezite cerrahi prosedürlerinin genel tesirleri dikkate alındığında, cerrahi grup ehemmiyetli ölçüde kilo kaybederken tıbbi rehabilitasyon alan grup ise reelinde azıcık kilo almıştır. İlk defa kanser görülme sıklığı obezite operasyonu geçiren bayanlarda takribî yüzde 30 daha düşükken, erkekler arasında anlamlı fark tespit edilmedi. 2005 senesinin sonlarında bir araya gelen neticeler, takribî 18 senelik bir izlem vaktini yansıtmaktadır”