Orta kulak enfeksiyonuna dikkat

Kulak kanalını ve kulak çeperinin dış kısmını kaplayan ten katmanının rastgele bir biçimde çeper iç kısmına ve orta kulağa dağılmasına ‘kolesteatom’ isminin verildiğini belirten Dr. Öğr. Misyonlusu Adnan Ekinci, “Kolestetom genellikle orta kulak cerahatlerine kronik otitis media bağlı büyür. Kulak irinlerinden sonra oluşan kulak çeperindeki delikler bu hastalığın gelişimine yol açar. Kolesteatom zamanla ilerler ve etrafındaki kemiklere ve duyma sistemine hasar verebilir. Kolesteatomlarda sıklıkla makûs kokulu kulak akıntısı vardır. Ayrıca kulakta dolgunluk, tazyik hissi, ağrı ve duyma kaybı görülür. Kulak kemiği içerisinde surat asabı, beyne giden şah damarı ve beyinden gelen toplardamarlar bulunur. Ayrıca kulak kemiği komşuluğunda beyin ve beyin çeperi gibi hayati yapılar vardır. Kolesteatomun orta kulaktaki kemikleri eriterek iç kulağa erişmesi halinde asapsal tipte duyma kaybı, baş dönmesi ve surat felci görülebilir. Ayrıca enfeksiyon beyine dağılırsa menenjit ve beyin absesi gibi ciddi karmaşıklıklara yol açar” dedi.

Bulguları önem verin

Ekinci, rehabilitasyonu gecikmiş kolesteatomlu hastalar, doktorun karşısına beyin çıbanı, menenjit, surat felci ve baş dönmesi gibi ciddi karmaşıklıklarla da müracaat etebileceğini söyleyerek, “Kolesteatom tanısı tecrübeli bir kulak burun boğaz doktoru tarafından mikroskopik tetkik ile basitlikle konulabilir. Ancak kolesteatomun şiddeti ve yaygınlığını tespit etmek için sıklıkla bilgisayarlı kulak tomografisine müracaat etmek gerekebilir. Ayrıca manyetik titreşim görüntüleme ve duyma testleri ile kulağın gidişatı hakkında ek bilgiler alınması da çoğunlukla gerekir. Kolesteatomlu hastalar genellikle doktora uzun zamandır var olan duyma kaybı ve pis kokulu kulak akıntısı şikayetine müracaat etir. Rehabilitasyonu gecikmiş kolesteatomlu hastalar, doktorun karşısına beyin çıbanı, menenjit, surat felci ve baş dönmesi gibi ciddi karmaşıklıklarla da müracaat etebilirler” diye konuştu.

Duyma kaybına neden olabilir

Kolestatom hastalığının kesinlikle cerrahi olarak rehabilitasyon edilmesi gerektiğine vurgu yapan Ekinci, “Süresinde rehabilitasyon edilmezse surat felci, menenjit, beyin veya beyincik çıbanı, iç kulak zararı ve kalıcı duyma kaybı gibi çok ciddi neticelere yol açabilir. Bu sebeple kolesteatom teşhisi konulduğu zaman, fazla zaman kaybetmeden cerrahi yapılmalıdır. Harekâtın emeli kolesteatom dokusunu orta kulaktan tamamen arınmak ve kronik enfeksiyonu yok etmektir. İkinci emel duyma işlevini düzenlenmesi ve çeper tamiridir. Bu operasyonlar sırasında kulak kemiğinin içinden geçen surat asabını gözetmek için çok dikkat gösterilmelidir” biçiminde konuştu.