Rahim ağzı yetmezliği en ehemmiyetli düşük sebebi

Ünlü oyuncu Ceyda Düvenci’nin Amerika’da geçirdiği işlemi Instagram hesabında paylaşmasının ardından yine gündeme gelen servikal yetmezlik başka bir deyişle rahim ağzı yetmezliği düşüklerin en ehemmiyetli nedeni. Erken doğumların içinde de ehemmiyetli bir grubu rahim ağzı eksiklikleri oluşturmakta. Rahim ağzı yetmezlik tanısı, öykü ve ultrasonografiyle yapılabilmekte zira günlük yaşamda rastgele bir bulgu göstermiyor. Ancak gebeliğin başlamasıyla beraber kendini muhakkak eder.

Erken doğum ve düşüklerin en ehemmiyetli sebebi

Servikal yetmezlik rahmin hamileliği devam ettirecek yeterliliğe sahip olmaması olarak da belirlenebilir. Rahim sızısız olarak açılır ve hamilelik düşükle sonlanabilir. Bazen de erken doğuma neden olabilir. Ferti-Jin Kadın Sıhhati ve Tüp Bebek Merkezi Muayenehane Direktörü Kadın Hastalıkları Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op. Dr. Seval Taşdemir, Ceyda Düvenci’ye uygulanan ve bu günlerde gündeme gelen transabdominal serklaj işlemi ile alakalı şunları söyledi: “Transabdominal serklaj işlemi yeni bir operasyon değil, 30 yıldır öğrenilen, yapılan cerrahi bir harekâttır. Bunun avantajları olduğu kadar dezavantajları da vardır. Düşük yalnızca rahim ağzı açıldı diye hakikatleşmez. Düşüğün pek çok nedeni olabilir. Bu yöntemin dezavantajları şunlardır; batın içinde yapılan bir harekâttır ve kalıcıdır. Rahim ağzına vajinal uygulanan serklaj, doğum evveli alınır ve şahıs olağan doğum yapar. Fakat rahim ağzına dikiş atıldıktan sonra bu dikiş alınamaz ve şahıs olağan doğum değil, kesinlikle sezaryenle doğum yapar. Değişik bir dezavantajı ise, çocuğun hayata uğrunun olmadığı, kaçınılmaz düşük gerektiren gidişatlarda; misalin fazla, durdurulamayan kanama veya bebeğin suyunun gelmesi bu gibi gidişatlarda çocuğun alınması için mini sezaryen olan histerotomi başka bir deyişle rahimin kesilerek alınmasıyla kürtaj yapılır. Bu da anne adayının doğurganlığını kısıtlar. Sezaryen yaptırma rakamı afaki yere çoğalmış olur. Bu sebeplerden dolayı bu yöntem pek de uyguladığımız bir metot değildir.”