Çok donakalacaksınız


Seri yapım şarkılarıyla genç kızların gönlünde taht kuran Murat ise elma görünce yemeden duramıyor.
Gördüğü her elmayı yemek gereksinimi paydan şarkıcı, bir elmayı görüp yiyememesi gidişatında sonbaharından yaşlar geldiğini belirtiyor.


Kıbrıs’taki bir konserinde hayranları tarafından ‘Türkiye’nin Lady Gaga’sı pankartlarıyla karşılanan Diva, hurafeleriyle çevresine şan salmış gidişatta.
Merdiven altı gördüğünde bahtsızlık getireceğine inanan yerli Lady Gaga’mız, tek sayılı tüm rakamların bahtsız olacağına inanıyor ve tek rakamlı gişelerden arabasıyla asla geçmiyor.

Bir değişik saplantısı ise, çocuk örneği kara kedi görünce saçını çekmesi.

Cameron, kapı kollarına takmış gidişatta! Suratlarca insanın değdiğini düşündüğü için onları değemiyor. Bu surattan gireceği ya da çıkacağı yerde kapıyı dirsekleriyle açmayı seçim ediyor.
Evini her daim çok pak yakalayan ve gün içinde ellerini kezlerce yıkadığını belirten Diaz, “Mikroplardan korkmuyorum yalnızca başka insanların beden salgılarına değmek istemiyorum” diye açıklıyor bu durumu.


Yeni gelin Ayşe’nin ise saplantısı öbürlerine göre azıcık daha makul: Çarşaf gergin olacak, havlu beyaz olacak!

Pop müziğin efsane adı Madonna, ‘yaş almayan’ görüntüsünü çoğumuzun şikayet ettiği birkaç saplantısına borçlu.


Son yarıyılda Twitter’da karıştığı sıcaklıklı ‘münakaşalar’ ve ‘sataşmalar’ ile gündemde olan Demet, bütün bir nazar boncuğu hastası!
Nazar boncuğunu takmak bir yana, sahneye çıkmadan evvel onları okşuyor.
Boğa burcu olan Demet’in bir değişik saplantısı da kırmızı renk…

Tuhaf bir saplantı daha! Julia, film setlerinde çekime başlamadan evvel kendine baht getirsin diye sırt üstü uzanıyor.
At nalının, dört yapraklı yoncanın ya da tavşan ayağının baht getirdiği hep söylenegelir ama böylesi bütün bir saplantı!

Aysel, söylenenlere göre bir hayli bayanı görünce yerinden zıplatabilecek bir saplantıya sahipmiş: Evinde karafatma besliyormuş!


Reelinde onun saplantısı cılız kalabilmek için çok pratik bir yöntem. Hoş gözlü Elizabeth, kilo almamak için yemeklerini çocuk kaşıklarıyla yiyor!

Yakın zamanda 4. çocuğu Harper Seven’ı kucağına alan David bütün bir simetri hastası! Çevresindeki her şeyin simetrik olmasına özen gösteren David, eşi Victoria’yı bıkkınlık vermiş gidişatta!


Kendina has sinema dili ile, tabir yerindeyse ‘Hollywood ile gırgır geçen’, bile bir rejisör o. Sadece rejisör de değil, oyuncu, reyin yazarı, senaryocu… Woody’nin reelinde çoğu insanda olan bir fobisi var: Vefat!


O bütün bir ‘titiz ve bayanı!’. Gerçekten de öyle. Jessica, paklik saplantısını öyle bir hale getirmiş ki, mikroplardan çok korktuğu için hijyen spreyini çantasından ayırmıyor.

Ajda Pekkan’dan sonra bütün bir estetik mucizesi olan Deniz’in saplantısı kendisinde kasvet yaratabilecek cinten değil. Aksine hoşlandıklarını mutlu eden bir saplantı.


Podyumların ‘ters’ mankeniydi o bir zamanlar. Şimdi iki çocuk sahibi genç bir anne. Selin’in saplantısı ise asansöre binememesi. Bindiğinde de yanında kimseyi istememesi.
Yaşlı teyzelerin ‘konutu yakarsın yavrum mazallah’ nidalarıyla uyarabileceği bir başka tuhaf alışkanlığı daha var Selin’in: Evinde ampul yerine her odada mum yakması!
Soranlara ‘stressiz ve natürel bir etrafta yaşamak için’ böyle yaptığını söyleyen Selin’in bu saplantısı umarız bir faciaya yol açmaz.

Köpeği ‘Tiny’i kaybedince sanki yaşama küsen Seren’in en büyük saplantısı köpekleri! Onlara porselen tabaklarda servis yaptıran Seren, masada kendi yemeğini yerken köpekleri de ayağının dibinde karnını doyuruyor.

‘Gülünç adam şu Cem!’, izleyen herkesten gelebilecek en gözde cevap bu. Gülünç adam Cem’in de kendine göre saplantıları var. Sahneye çıkmadan evvel kulisindeki çekyatta uyuklayan Cem, zaman zaman sahneye yastık izleriyle dahi çıktığını söylüyor.
Geçmişte tırnak yeme alışkanlığı da olan Cem, bu alışkanlığı sahneye çıktığında terk ettiğini de belirtiyor.

Şan-ı değişik ‘Kadırgalı Aysel’in saplantısı da güller. İçtiği suyun içine kesinlikle bir tane gül yaprağı atan Seda, yemek tabağının kenarlarına dahi gül yaprakları serpiştiriyormuş.

Gülben ise yaşamı süresince hiç peynir yememiş. Kaldığı otel odasını ya da kulisini konuttan getirdiği; mum, çocukların resmi, tütsü, nebat çayı kupası gibi eşyalarla konut havasına sokan Gülben, fazla yüksekten ve yılandan da çok korkuyor.


Şarkıcı Yeliz, küpeyi yalnızca gündüzleri takmıyor, gece uyurken dahi kesinlikle kulağında küpe olması gerekiyor.

‘Hepsi de saplantılı’ dersek herhalde soğuk bir mizah yapmış olmayız. Zira gerçekten saplantılılar. Hepsi kızlarından Cemre’nin saplantısı; kimsenin elini tutaması, Yasemin’inki ise ters duran terlik ve kunduralara bakamaması…

Aşkın, yemek yediği tabaktan, rastgele bir parça alınmasına kızıyor. Tabağından kimsenin yemek almamasına dair saplantısı olduğunu söylüyor.
