Şeker hastalığınız kalıcı âmâlığa neden olmasın

13.02.2022
524
Şeker hastalığınız kalıcı âmâlığa neden olmasın

Bir Hayli hastalık, rehabilitasyonunda geç kalınması gidişatında yaşamımızı etkileyecek neticelere yol açıyor. Bunlardan biri de göz tansiyonu… Yaygın bir sağlık meseleyi olan göz tansiyonu rehabilitasyon edilmediğinde âmâlığa yol açabiliyor. Gözde sezilen rahatsızlıklar genelde ikinci tasarıya atılıyor ve var olan hastalıkların rehabilitasyon sürecini doğrudan etkiliyor. Göz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Kemal Yıldırım, şeker hastalığına bağlı büyüyebilen göz tansiyonu hakkında ehemmiyetli bilgiler aktardı.

Göz tansiyonunun bulguları

Göz tansiyonu göz içi tazyikinin yükselip görme asabını yıkım etmesi gidişatıdır. Bayağı bir gözde göz akışkanı aralıksız üretilir ve sonrasında balanslı bir biçimde boşaltılır. Bu sayede göz içi tazyiki olması gereken seviyede kalır. Göz içi tazyiki çoğalırsa göz asapları ve damarları üzerinde baskı da çoğalır. Göz asabı zamanla cılızlar ve âmâlığa yol açar.

Göz tansiyonu her yaşta görülebilmekle birlikte genellikle 40 yaş üzerinde sıkça görülmektedir. Yaş ilerledikçe göz tansiyonu tehlikeyi de çoğalmaktadır. İşte, göz tansiyonunun bulguları;

– Görme duyusunun eksilmesi,

– Gözde kızarıklık,

– Şiddetli göz sızısı,

– Flu görme,

– Mide bulantısı,

– Kusma göz tansiyonunun bulgularındandır.

Tetikleyici gidişatlardan kimileri

Özellikle ileri yaşa bağlı olarak ortaya çıkan göz tansiyonu erken yaşlarda da ortaya çıkabilir. İşte göz tansiyonuna neden olan etmenler;

– Genetik etmenler,

– İnce kornea,

– Şeker hastalığı,

– Yaşlılık,

– Anemi,

– Miyop veya hipermetrop.

Göz tansiyonunun bayağı seviyesi 10-20 mmHg arasındadır. Göz tansiyonu hududu 20’yi geçerse hastalığa dair bulgular ortaya çıkmaya başlayabilir. En ideal göz tansiyonu kıymeti ise 17 mHGg olmalıdır.

Rehabilitasyonu muhtemel mi

Göz tansiyonuna erken tanı koyulduğunda ilaçla rehabilitasyonu muhtemeldir. Göz içi asaplarının fazla hasar görmediği vaziyetlerde asapları gözetmek için damla rehabilitasyonu uygulanmaktadır. Damlalar hem göz tansiyonunu düşürür hem de göz içinde üretilen akışkanın dengelenmesini sağlar.

Damla rehabilitasyonunun yetmediği vaziyetlerde lazer rehabilitasyonuna müracaat etilmektedir. Lazer rehabilitasyonu ile göz tansiyonu dengelenir ve göz içindeki fazla akışkan boşaltılır.

Her iki rehabilitasyonun da çözüm olamadığı gidişatlar da ise cerrahi yöntemlere müracaat etilmektedir. Gözde biriken akışkanın gözden çıkması için yeni bir kanal açılmaktadır. Göz asapları aşırıca yıkım olmuş şahıslarda bu yöntem uygulanmaktadır.

Göz tansiyonu olan bireyler fazla ölçüde olmamak koşuluyla kumpaslı olarak karabaş otu, bakla, domates, havuç, çörekotu harcayarak göz tansiyonlarının dengelenmesini ve göz sağlıklarını gözetmeyi sağlayabilirler.

YAZAR BİLGİSİ