Bebeklerde görülen 6 refleks ve anlamı

Yeni doğan bebekler, gözlerini dünyaya açtıkları ilk andan itibaren tamamen korunmasız bir vaziyette olur. Her ne kadar anne babaya yoksul olsa da küçük reflekslerle kendini gözetmeye çalışırlar. Bu gidişat tamamen doğuştan gelen bir özelliktir. Bebeğin eline değdiğinizde, bebeğin parmaklarınızı anlaması veya suratına yanaştığınızda gözlerini kırpması da bu vaziyetin en ehemmiyetli göstergelerindendir. Central Hospital’dan Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı Uzm. Dr. Hasan Ünlütürk, bebek gelişimi için büyük ehemmiyet taşıyan refleksler hakkında meçhulleri anlatıyor.
Refleksler, bireylerin ani büyüyen hadiselere karşı verdiği istem dışı tepkilerdir. Bu içgüdüsel hareketler bireylerde doğumdan itibaren görülmeye başlar. Refleksler, özellikle bebekler için hayati bir ehemmiyete sahiptir. Bunların başında emme refleksi kazanç. Zira bir bebeğin hayatını sürdürebilmesi için anne sütünü alabilme hünerine sahip olması gerekir. Bu sebeple bebek, kimsenin bir şey öğretmesine gereksinim dinlemeden emme refleksi ile beslenir.
Refleksler, bebek gelişiminde ehemmiyetli ipuçlarıdır
Bebekler için emme refleksi dışında ehemmiyet taşıyan muhtelif refleksler vardır. Bunlar arasında ise arama-emme refleksi, moro atlama ve tonik boyun refleksi, yürüme, tutma ve hapşırma-öksürme refleksi sayılabilir. Bu refleksler bebeğin santral asap sisteminde rastgele bir problemin olup olmadığını gösteren ipuçlarıdır. Bu sebeple bebeklerin doğumun hemen ardından kesinlikle nörolojik tetkiklerin yapılması gerekir.
1- Arama-emme refleksi
Bebeğin doğumuyla görülen arama-emme refleksi, tamamen beslenme içgüdüsü ile ortaya çıkar. Bebeğin dudak etrafına veya yanaklarına değildiğinde bebek otomatikman suratını o doğrultuya doğru çevirir ve emmeye hazırlık yapar. Bu refleks, 3 ile 7 aya kadar sürebilir. Arama-emme refleksi daha uzun zamanlar devam ediyor ise anne babaların çok dikkat etmesi gerekir. Zira 7 aydan fazla süren bu refleks, beyin zararı habercisi olabilir. Arama-emme refleksinin hiç görülmemesi ise beyin sapında doğumsal bozuklukları, travma ve asap sistemini içine alan ağır enfeksiyon vaziyetlerini işaret edebilir.
2- Moro atlama refleksi
Yeni doğan bebeklerin sıhhatli olduğunun bir göstergesi olan moro atlama refleksi, bebeğin dinlediği yüksek seslere ve ani hareketlere verdiği tepkidir. Sırça veya kapıların süratle çarpması ya da bir cismin yere düşmesi vaziyetinde bebeğin moro refleksi devreye girer. Bu refleks neticeyi bebek, olduğu yerde atlar ve ellerini süratle göğsüne sürükler. Atlama refleksi, genel olarak 3 aydan itibaren kaybolmaya başlar. Fakat bazen 6 aya kadar devam ettiği de görülebilir. Bu refleksin görülmemesi bebekte santral asap sisteminin yaralanmasını ya da değişik bir hastalığın baskılandığının habercisi olabilir. Bunların yanı gizeme ani seslere ve hareketlere bebeğin tek bir kısmı ile sağ veya sol tepki vermesi, hareket etmeyen diğer kol veya bacakta asap felcinin veya köprücük kemiğinde kırığın varlığını gösterebilir. Tek taraflı atlama refleksinin uzun sürmesi ise beyin zararını işaret edebilir.
3- Tutma refleksi
Bebeğin avucuna ya da ayaklarına doğru parmak veya rastgele bir cisim uzatıldığında bebek, içgüdüsel olarak parmaklarını içeri kıvırarak cismi anlamaya çalışır. Bu gidişat tutma refleksi olarak açıklanır. Bebekte bu refleks, anne karnındaki 28. haftada başlarken, doğduktan sonraki 2. ayda kendiliğinden kaybolur. Zira bebek, 2 aylıkken şuurlu olarak cisimleri tutmaya başlar. Fakat bebeğin ayaklarındaki refleks 10. aya devam edebilir. Yeniden tutma refleksinin görülmemesi gibi vaziyetlerde asaplarda oluşabilecek bozukluklardan şüphelenilebilir.
4- Tonik boyun refleksi
Uyur pozisyondaki bebeğin başı birden bire rastgele bir tarafa çevrildiğinde, otomatik olarak bebeğin kol ve bacağında dışa doğru açılma görülür. Bu refleks doğumdan 3 ya da 4 hafta sonra daha bariz biçimde ortaya çıkar, 3 veya 4. ayda ise eksilme gösterir. Bu refleksin 4 aydan daha uzun sürmesi serebral palsi hastalığını uslara getirebilir.
5- Yürüme refleksi
Koltuk altlarından yakalanarak yere basması sağlanan bebeklerde adım atma meyli görülür. Gereken zamanda doğan bebekler ayak tabanlarını yere bütün olarak basabilirken, erken doğan bebekler ayak parmaklarının ucunda yürümeye çalışır. Bu yürüme refleksi doğumdan sonraki 4. aydan itibaren kaybolur.
6- Hapşırma-öksürme refleksi
Yeni doğan bebekler hava yollarını açabilmek için yeniden içgüdüsel olarak hapşırma öksürme refleksi ortaya çıkarır. Bebekler bu refleks neticeyi hapşırarak üst, öksürerek ise alt solunum yolunu pakler. Bebekler bu refleksini ise hayatları boyu kaybetmez.