Çok konuşmak kabarıklığa yol açıyor
Yemeklerden sonra karın bölgesinde yaşanan kabarıklık, bir hayli bireyin kabusu haline gelebiliyor. Ancak alınacak birkaç kolay ihtiyat, karın bölgesindeki kabarıklıklardan kurtulmanızı sağlayabilir.
Memorial Şişli Sağlık Kurumu Gastroenteroloji Bölümü’nden Uz. Dr. Koray Tuncer, aniden ortaya çıkan ve uzun zaman geçmeyen karın bölgesi kabarıklıklarının göz arkasını edilmemesi gerektiğini belirterek, karındaki kabarıklıklar ve rehabilitasyon usulleri hakkında bilgi verdi.
Beslenmeye yeterli zamanı ayırın
Gün içinde karın bölgesinde yaşanan kabarıklıkların en sık tesadüfülen sebebi, süratli beslenmenin getirdiği kasvetler olarak görülmektedir. Sindirimin ağızda başladığını unutmamak gerekir. Yiyeceklerin, çiğnemeye muhakkak bir zaman dağılmadan yutulması vaziyetinde, ağız içinde yapılması gereken sindirimin niteliği istenildiği kadar asıllaşmamaktadır. Mide, ön hazırlık yapılmadan yutulan yiyecekleri hazmedebilmek için klasikten daha fazla çalışmaktadır. Ağızda makûs başlayan sindirim, bireyde kabarıklık yaratarak, gıdaların mideye oturması hissini yaratabilmektedir. Sofraya oturulduğunda günlük meseleleri unutup, tamamen yemeğe odaklanmak gerekmektedir. Ana öğünleri sıçramamak kadar, ara öğünlerde de minik atıştırmalıklar, süratli beslenmenin önüne geçebilmektedir.
Ağız içi sıhhati ehemmiyetli
Yavaş beslenmenin yanı gizeme, sıhhatinin de iyi olması gerekmektedir. Çok rakamda diş beceriksizliği söz mevzusuysa, yavaş beslenilse dahi istenilen netice alınamamaktadır. Diş sıhhati meselesinin kesinlikle dikkate alınıp çözüme gidilmesi gerekmektedir. Halledilmediği gidişatlarda meseleler yaşanması kaçınılmaz olmaktadır.
Yutulan hava kabarıklık yapabilir
Süratli beslenmenin diğer olumsuz istikameti de, farkına varmadan hava yutulmasıdır. Lokmayı ağıza alırken, ister istemez ağız boşluğuna hava girmektedir. Yavaş beslenen bir şahıs, çiğneme esnasında ağız ve burundan bu havayı dışarı atabilmektedir. Süratli beslenen şahıslarda ise, bu hava lokmalarla beraber mideye inebilmektedir.
İş gereği çok fazla konuşmak zorundaysanız dikkat
Hava yutulması yalnızca beslenme sırasında olmayabilir. Gün içerisinde çok konuşmak, sakız çiğnemek ve sigara içmek de fazla hava yutulmasına neden olabilmektedir. Sofrada sohbet etmek yemeğin süratini eksiltmek açısından uygun gibi gözükse de, fazla hava yutulması doğrultusundan hasarlı olabilmektedir. Midede oluşan gaz, tamamen yuttuğumuz havadan kaynaklanmaktadır. Gün içerisinde, sekreter- çağrı merkezi çalışanları gibi, işi gereği çok konuşmak zorunda kalan şahıslar, kabarıklığa neden olan diğer etmenleri hakimiyet altına almaları gerekmektedir.
Kuru baklagilleri özenli harcayın
Mideden değişik olarak bağırsaklarda, sindirim sırasında gaz oluşmaktadır. Bu mevzuda kuru baklagiller dikkat edilmesi gereken yiyecekler arasında bulunmaktadır. Kuru baklagillerin yanı gizeme süt, yoğurt ve ham sebzeler kabarıklığı artırabilmektedir. Bireyin tiroidi iyi çalışmıyorsa, ya da pankreas gibi, ek sindirim uzuvlarında mesele varsa, bu vaziyet sindirim sisteminin yavaş çalışmasına ve hazımsızlık kasvetleri yaşanmasına neden olabilmektedir.
Kabarıklık ciddi hastalık habercisi olabilir
Karın bölgesindeki kabarıklıklar, gastrit-ülser gibi rahatsızlıklarda görülebileceği gibi, karın içinde akışkan bir araya gelmesi ve kanser gibi hastalıkların da habercisi olabilmektedir. Karın bölgesindeki kabarıklık, yakın zaman içinde çıkan ve kabarıklık hissi hiç bitmeyen bir şikayetse, bir hekime gözükmek gerekmektedir. Tuvalet alışkanlıklarında ani metamorfozlar ve uzun zaman tuvalete çıkamamak da ciddi hastalıkların ilk bulguları olabilmektedir.
Kumpaslı hakimiyetlerinizi umursamama etmeyin
Karın bölgesinde kabarıklıklar, çarpıntı, soluk darlığı, karın içinde yer değiştiren sızılara neden olabilmektedir. Gastrit ve özellikle ülser gibi gidişatlarda, midede bakteri H. pylori tespit etilirse, genellikle 2 hafta süren antibiyotikli rehabilitasyonlar uygulanmaktadır. 45-50 yaş üzerinde olan bireylerin, en az bir kere gastroskopi ve kolonoskopi yaptırması gerekmektedir. Ailesinde mide veya sütun kanseri olan bireylerin hekim tarafından uygun görülen sıklıkta, çoğunlukla beş senede bir, fakat tespit etilen belirtilere göre zaman değişebilir gastroskopik/kolonoskopik takipleri yapılmalıdır.