Yaz aylarında idrar yolu enfeksiyonuna dikkat

Havuz ve deniz mevsiminin açılmasıyla hem çocuklarda hem de erişkinlerde en sık görülen rahatsızlıkların başında idrar yolu enfeksiyonları geliyor. Peki, yaz aylarını sanki kâbusa çeviren bu rahatsızlıkla nasıl başa çıkılmalı? Nelere dikkat etmeli? Bevliye uzmanı Doç. Dr. Levend Özkan anlatıyor…

Sık idrara çıkma, yanma hatta zaman zaman gözlemlenen kanama idrar yolu enfeksiyonunun en başat bulguları arasında geliyor. Havuz ve deniz mevsimi ile bakterilere daha sarih hale gelen şahıslarda gözlemlenen bu rahatsızlık, hem çocuklar hem de erişkinler için tehdit oluşturuyor.

İdrar yolu enfeksiyonu bulguları

İdrar yolu enfeksiyonlarının yaz aylarıyla beraber arttığına, bu şikayetle gelen hasta rakamında ciddi bir çoğalış yaşandığına dikkat toplayan Doç. Dr. Özkan, “İdrar yolu enfeksiyonun en çok görülen bulgusu, idrar sırasında ve sonrasında ortaya çıkan yanma hissidir. Yanma hissi hafif olabilir ya da sızıyla beraber görülebilir. Hastalığın öteki bulguları ise sık idrara çıkma veya idrara çıkma isteği, karnın alt kısmında rahatsızlık ve şişlik hissi, flu ve ağır kokulu idrardır. Bunlara ek olarak bayanlarda pelvik bölgede, erkeklerde ise rektum bölgesinde sızılar görülebilir” dedi.

İdrar yolu enfeksiyonlarının takribî yüzde 95’ine, idrar yolundan mesaneye kadar erişen bakterilerin neden olduğunu anlatan Doç. Dr. Özkan, “Enfeksiyonun yalnızca mesanede görülmesine ‘sistit’ ismi verilir. Ancak, idrar yolu enfeksiyonu bazen üriner sisteme bağlı böbrekleri ve üst idrar kanalını etkileyebilir. Şayet enfeksiyon böbreklere ve üst idrar kanalına dağılırsa bu vaziyete ‘piyelonefrit’ denilir. Alt idrar yolu enfeksiyonu yolu olan sistit, üst idrar yolu enfeksiyonu olan piyelonefrite göre daha az tehlike taşır” biçiminde konuştu.

Bayanlar tehlikeye daha sarih

İdrar yolu enfeksiyonunun bayanlarda daha sık görülen ve tekerrür eden bir sağlık meseleyi olduğunu belirten Doç. Dr. Özkan, “Sebebi, bayanlarda idrarı mesaneden dışarı taşıyan kanalın erkeklere göre daha kısa olmasıdır. Enfeksiyon çocuklar arasında da oldukça yaygındır. Amerika Birleşik Devletlerinde yapılan istatistiklere göre her sene çocuk popülasyonun yüzde 3’ü idrar yolu enfeksiyonu yaşamaktadır. Erkek bebeklerin tehlike oranı kız bebeklere göre daha yüksektir. Ancak iki yaşından sonra tehlike oranı terse döner ve enfeksiyon daha çok kızlarda görülür. Bebeklerde ve çocuklarda, idrar yolu enfeksiyonun en sık görülen bulgusu olan idrar sırasında yanma hissi görülmeyebilir” diye açıkladı.

Rehabilitasyonun ehemmiyetine de değinen Doç. Dr. Özkan, “İdrar yolu enfeksiyonları rehabilitasyonu kolay olan bir hastalık olsa da erken teşhis ve rehabilitasyon edilmez ya da bakımsızlık edilirse ciddi böbrek enfeksiyonlarına yol açabilir” dedi. Kulaktan dolma bilgilerle hekime danışılmadan ilaç kullanmanın mahzurlarına da değinen Doç. Dr. Özkan, “Cemiyetimizde idrar yolu enfeksiyonu kuşkusuyla inceleme yapılmadan, komşudan veya eczaneden alınan antibiyotik kullanımı ne yazık ki çok yaygın. Bu vaziyet, bir yandan antibiyotik mukavemetini artırırken, öteki yandan da hakikat bir enfeksiyon varsa etmeninin belirlenmesini yasaklıyor. İdeal olan, kuşku halinde kolay bir idrar incelemeyi ve ihtiyaç görülürse idrar kültürü yapılması ve bu incelemeler ışığında rehabilitasyonun tasarlanmasıdır” ifadelerini kullandı.