Meme kanseri hakkında doğru öğrenilen yanlışlar

26.03.2022
744
Meme kanseri hakkında doğru öğrenilen yanlışlar

Meme kanseri tüm dünyada ve ülkemizde, kadınlar arasında görülen kanserlerde vefat sebepleri arasında 2. sırayı oluşturan bir kanser cinsi. Ülkemizde her 12-15 kadından 1’i meme kanserini tutuluyor. Meme kanseri görülme sıklığı her sene bir evvelki seneye kıyasla çoğalış gösteriyor. Üstelik çok değil bundan 20 sene evveline dek kadınlarda genellikle 45-55 yaşları arasında görülürken, günümüzde 35, hatta çok daha genç yaşlardaki kadınları dahi tehdit ediyor. Ancak sayılara bakıp umutsuzluğa kapılmamak gerekiyor. Çünkü “erken tanı” konulan meme kanseri rehabilitasyonunda zafer oranı, son senelerde geliştirilen yeni rehabilitasyon usulleri ve ileri teknolojik uygulamalar sayesinde yüzde 90’a erişiyor, hatta hasta bütün şifaya kavuşabiliyor. Ancak cemiyette meme kanserine müteveccih kulaktan kulağa yayılan yanlış bilgiler sebebiyle yapılan kusurlar hayatsal ehemmiyete sahip olan erken tanıyı geciktirebiliyor.

Yanlış: Memede büyüyen her kitle kanserdir

Doğrusu: Cemiyetteki yaygın inanışın aksine memedeki kitlelerin 10’undan 8’i kanser değildir. Bu kitlelerin kist içi akışkanla dolu kese veya fibroadenoma anormal ancak kanser olmayan kitle olma olasılığı daha yüksek. Bazı kitleler adet yarıyıllarında ortaya çıkıp daha sonra kaybolabiliyor.

Yanlış: Kanser olan meme kitleleri ağrı yapmaz

Doğrusu: Bu her zaman doğru olmayabiliyor. Meme kanseri çoğunlukla ağrısız olmakla beraber, kitlenin ağrı yapmaması meme kanseri olasılığını tamamen ortadan kaldırmıyor. Zira iltihabi tepkinli meme kanseri erken safhada şişlik, hassasiyet ve sıcaklık gibi bulgularla büyüyor ve ele gelen kitle varsa bu ağrılı olabiliyor.

Yanlış: Emziriyorum, kanser olmam

Doğrusu: Emzirirken enfeksiyon veya süt kanallarının tıkanması neticeyi memede kitleler oluşabiliyor ve bunlar kanserle ilişkili olmuyor. Emzirmek meme kanserinden gözetici etmenlerden biri. Yapılan çalışmalarda 12 ay emziren kadınlarda tehlikenin yüzde 4 oranında eksildiği tespit edilmiş. Ancak uzun vakit süt vermiş kadınlarda da meme kanseri görülme tehlikeyi olabiliyor. Emzirmek meme kanserine tutulma tehlikesini eksiltse de, ele gelen kitle seyrek de olsa makûs mizaçlı ur olabiliyor.

Yanlış: Genç yaştayım, elime gelen kitlenin meme kanseri olma olasılığı yok

Doğrusu: Meme kanserine tutulma tehlikeyi menopozdan sonra ve 50 yaşın üzerinde daha yüksek olmakla beraber, günümüzde 35 yaş altında tanı konulan meme kanseri sayısı gün geçtikçe çoğalıyor. Bu sebeple genç yaşlarda ele gelen kitle de meme kanserine işaret edebiliyor.

Yanlış: Mamografimi yeni yaptırdım, elime gelen kitle için bir yıl bekleyebilirim

Doğrusu: Yakın zamanda neticeyi banal çıkan bir mamografi sürükletmiş olsanız dahi memenizde bir kitle fark ettiğinizde kesinlikle hekime müracaat etin. Zira özellikle yoğun meme dokusuna sahipseniz veya kitle koltuk altı gibi saptanması güç bir bölgede ise mamografide gözden kaçmış olabiliyor. Hekiminiz mamografinin tekerrür edilmesini veya ultrasonografi muayeneyi yaptırmanızı ya da MR magnetik rezozans sürükletmenizi isteyebilir. Netice yeniden banal çıkarsa yalnızca takip ederek beklemeyi önerebilir.

Yanlış: Ailemde meme kanseri yok, elime gelen kitle muhtemelen hasarsız

Doğrusu: Pek çok kadın ailesinde meme kanseri hikayesi yoksa bu tehlikeyi taşımadığını düşünüyor. Ancak Amerikan Kanseri Derneği’nin bilgilerine göre; meme kanserine tutulan kadınların en fazla yüzde 15’inin ailesinde bu hastalık mevcut. Prof. Dr. Şükrü Aktan bu sebeple ailede meme kanseri hikayesi olsun veya olmasın, memede fark edilen kitlelerin ilgisizlik edilmemesi ve hekime müracaat etilmesi gerektiğini vurgulayarak, “Unutmayın ki meme kanserinde erken teşhis hayat kurtarıyor.” diyor.

Yanlış: Memedeki kistler fibrokistik hastalık kanser tehlikesini artırır

Doğrusu: Fibrokistik meme yapısı kanser tehlikesini artıran bir vaziyet değil. Ancak bu cins yapıda meme dokusuna sahip bir kadın meme kanseri sebebiyle oluşan kitleyi ayırt edemeyeceği için mesele yaratabiliyor. Ayrıca bu cins meme yapısında doktorlar ne kadar tecrübeli olurlarsa olsunlar, elle muayenede muhtemel bir kitle saptanamayabiliyor. Bu sebeple fibrokistik meme yapısına sahip kadınların her sene elle muayene +hekim muayenesi + mamografi 40 yaş ve üzeri +ultrasonografi muayenelerini ilgisizlik etmemeleri hayatsal ehemmiyet taşıyor.

Yanlış: Memede tespit edilen kitleden biyopsi yapılması kanserin yayılmasına neden olur

Doğrusu: Memede kuşkulu bir kitle tespit edildiğinde önerilen biyopsi ve sonrasında meme kanseri yayılmaz, zira günümüzde tru-cut biyopsi olarak adlandırılan özel bir muayeneyle yapılan biyopsi iğnesi tamamen kapalı sistemle işlev görüyor. Başka Bir Deyişle; kitleden alınan doku iğnenin ucunda bulunan ve otomatik çalışan bir sürgülü kapak sistemiyle iğne ucuna alınıyor ve ur iğne yolu süresince yayılımı engelliyor.

YAZAR BİLGİSİ