İnsomnia hastalığı nedir, rehabilitasyonu var mıdır?

Uykusuzluk sorunuyani ‘İnsomnia‘ bir çok bireyde, etrafımızdakiler sıklıkla karşılaşmaktayız. Eğerki bir vakittir bu vaziyet ileri ebatlara eriştiyse ve tam gününüzü zehir etmeye başladıysa hatta sizin için aşırısıyla ciddi problemler yaratıyorsa büyük bir olasılıkla insomnia hastalığını tutulmuşsunuz veya tutulmak üzere olduğunu göstermektedir. 

İnsomnia genellikle uyku bozukluğu başka bir deyişle yatamama meseleyidir. Genellikle 30’lu yaşlarda görülmeye başlansa dahi günümüzde bu yaş limiti gün geçtikte düşmektedir. 

Bu hastalığın ciddi derecede görüldüğü ve vefata yol açtığı en ufak yaştaki fert, 16 yaşında 2014 senesinde can veren bir erkek. İnsomnia, klasik olarak vefata yol açmaz. Fakat kronik rahatsızlığın ciddi derecede çoğaldığı ve ölümcül bir hal aldığı görülürse, ölümcül tehlikeler taşıyan bir uyku bozukluğu sürecine girilmiş olur. Hastalığın, beyindeki proteinlere bağlı bozukluktan kaynaklandığı, ve bu hastalığın genetik olarak değişinime de neden olabileceği düşünülüyor.

Bedenin doğal geçime balansı ve biyolojik saati bozulur, bu bir hayli muhtelif zekâsal ve fiziksel rahatsızlıklara yol açar. İnsomnia; başka bir deyişle yatamama meseleyi, muhtelif hadiselere karşı dinlenen yeisten, devamlı kafaya takılan düşüncelerden, obsesif kompülsif saplantılı davranışlardan, ilaçlardan ve yoğun stresten dolayı da oluşabilir.

Hasta, yatağa uyuduğunda yatakta bir oraya bir buraya döner durur, gözlerini kapatır ancak bunu belirli bir vakitten fazla yapamaz, gözlerini kapalı yakalamak onu rahatsız eder. Gece süresince yatamamanın acısına sürüklerler, stres olur ve “Neden yatamıyorum?!” diye hiddetlenirler. Peki hiç mi yatmaz bu insomnia hastaları? Yatarlar, fakat çok kısa süreli ve bilinmez saatlerde, balanssız bir şekilde yatarlar ve yattıkları saatler genelde günün aydın saatleridir.

REHABİLİTASYONU VAR MIDIR, DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER NELERDİR?

-Bazı ilaçların kullanımının uykusuzluğa yol açabileceği bilinmelidir.
Yatak odası ya da yatılan bölge, karanlık ve durgun olmalıdır. Ayrıca dar alanlarda duramama gibi bir korkunuz var ise, geniş olmalıdır. Sanrı veya negatif düşünceler sizi yattırmayabilir. Bu geçicidir, şayet cılız bir psikolojiye sahip değilseniz natürel. Buna neden olabilecek etkinlikler; yakın zamanda bir tanıdığın vefat anı yaşaması ya da can vermesi, doğal afetlerin yaşanması, vefat fobisi, fobi filminden etkilenmek… diye sıralanabilir.

-Kafein ve kafein kapsayan gıda ve meşrubatların tüketimine dikkat edilmeli, harcanmamalıdır. Kendinizi psikolojik olarak koşullamalısınız, başka bir deyişle yatağınızda yalnızca yatmalısınız. Rastgele başka bir eylem yapmamalı, yatağınıza yalnızca yatmak için gitmeli ve yatağı bir uyku taşıtı olarak görmelisiniz.

-Muhakkak hobilerle uğraşabilirsiniz. Başka Bir Deyişle zekanızı yatmadan evvel boşaltmalısınız. Fotoğraf yapabilirsiniz, müzik dinleyebilir ve hatta müziği kafanızda ritim ritim oluşturabilirsiniz. Dayanakçı olacaktır.

-Akşam saatlerinde ağır yemekten netlikle sakınmalısınız. İçkiden sakınmalısınız. En azından, nereden baksanız yatmadan 5 saat evveline kadar içki içmemeniz sizin için iyi olacaktır. Yatamamaya, devamlı uyanmaya neden olabilir.

-Muz, yulaf, papatya çayı, frambuaz ve ceviz, uyku niteliğinizi çoğaldırmaya ve yatmanıza dayanakçı olur. Ayrıca, sıcak süt ve süt mahsulleri de yatmanıza dayanakçı olacaktır.

-Yatakta 1 saat kadar kıvranmış ve hala yatamamışsanız, kalkın ve kısa süreli bir spor yaparak yorulun.
Gün içerisinde gece harici yatmanız öneri edilmez ve uyku kumpasını da bozar.

-Aç olarak yatmaya çalışmayın, karnınız guruldayarak sizi rahatsız edecek ve bir şeyler yemenizi isteyecektir. El, ayak gibi uzuvları sıcak yakalamaya çalışın, rahat bir uyku için el ve ayakların sıcak yakalanması ehemmiyetlidir.